Cennet kuşları Kuşlar için bir araştırma yapılmış. Buna göre onların 2 tane iç pusulası var. Biri dünyanın manyetik alanına ayarlı. Diğeri yıldızlara. Yıldızların etkisinde kalınca, yüreğinin götürdüğü yere gidiyorlar. Manyetik alanın etkisinde kalınca, zıt yönlere.
***
Dün geceki cennet kuşları yıldızların etkisindeydi... Dünyanın en güzel tribün fotoğraflarıyla donanmış bir statta... Onların başı yıldızlardaydı, ayakları Samanyolu'nda...
***
Vestel Manisa'nın maçın başında, iki savunma duvarı vardı... Biri orta saha çizgisi üzerinde, diğeri kendi ceza alanı önünde. Fenerbahçe'de keşfedilmemiş daha ne incelikler var. Fenerbahçe'de kimselere benzemeyen bir adam var. Alex de Souza.... Gol konulu bütün karelerde gördük ki... "Top Alex'le buluştuğunda, adı aşktır, adı goldür!" Ve ilk yarıdaki 3 golde de Alex klasikleri vardı...
***
Ama solda da geceyi aydınlatan sihirli bir lamba vardı. Uğur Boral... Uğur, ilginç bir oyuncu. Top ayağına geldiğinde, uslu çocuk gibi duruyor da, sonra aniden bir trenin hızlanmasına dönüşüyor. Rakip elden ayaktan düşüyor. Son hareketlerde top kullanma ustalığı da her hafta biraz daha gelişiyor. Bunun adı, Roberto Carlos gibi harika bir öğretmenin öğrencisi olmak. Bunun adı Fenerbahçe formasına iliklerine kadar sevdalı olmak.
***
Maçın bütününde, oyuna tümüyle hakim olan, yardımlaşmanın ve yaratıcılığın üst düzeyde olduğu, Avrupai bir Fenerbahçe izledim. Sahadaki futbolcuları saydığım zaman, Fenerbahçe hep bir fazla çıkıyordu. Orta alanı demirci ocağıydı da, galibiyete şekil verdi. Aurelio her zamanki işçi. Selçuk şaşırtıcı biçimde yaratıcı ve dirençliydi.
***
Gecenin tören locasında Edu'ya da yer ayırdım. Kezman'a da... Edu hatasız oynadı. Sadelik bazen görünmez ama... Harika bir sadelik dün geceki Edu'ya hastı.
***
Kendisiyle yaptığı savaştan galip çıkmasından sonradır ki, Kezman'daki harika değişimin bütün izlerini sahada görüyoruz. Ve ondaki ruh sükuneti, rakibi yıpratan dirence dönüşüyor ki... Fenerbahçe'nin zaafı olarak işaret ettiğimiz mevkiden, ihtişamlı bir adam çıkıyor. Ayakları zıpkın gibiydi de... Dün geceki Kezman'ın "iki gözü iki gol"dü...
***
Gecenin görkemini izlerken... Zico'nun verdiklerinin karşılığını alması kadar, Avrupa'daki başarının, takımı nasıl da olumlu etkilediğini düşündüm. Bir an, "Fenerbahçeli futbolcuların gözleri bağlı olsaydı da, yine kazanırlardı" diye düşündüm. Kendi kendime gülümsedim. Çok daha farklı bitmesi gereken bir maçta, son dakikalarda yenilen gole, "İnsanlık hali" dedim. "Her pozisyonda insanüstü mücadele etmek mümkün olmuyor."
***
Harika bir geceydi...Geleceği aydınlatacak kadar harika bir gece...
***
Vestel Manisa'ya gelince... Onlar kümede kalmakla akrandı, Fenerbahçe'yle değil. Maçın bitiminde arkalarına bile bakmadan gittiler.