Devre arası çalışmaları tüm takımlar için hızlı bir biçimde devam ediyor. Genelde Antalya ve çevresinde konuşlanan Süper Lig takımları, bir taraftan çalışırken, arada da ikişer kupa maçı oynayacaklar. Daha evvelki yıllarda bu devre arası çalışmalarını hafife alan takımların ikinci yarılarda hüsranla karşılaştıklarını hepimiz hatırlarız. Galatasaray cephesinde durum daha değişik. Önemli bazı oyuncularının sakatlıkları ve bu oyuncuların geri dönüş süreleri belirsiz gibi görünüyor. Yönetim de haklı olarak bu mevkilerde sıkıntı yaşamamak adına bir arayış içinde. Bu mevkiler, stoper ve santrfor gibi oldukça özellikli yerler. Türkiye'de bu mevkilere alınabilecek oyuncular, sözleşmeli ve başa oynayan takımlarda olduğu için problemler ve söylentiler ayyuka çıkmış durumda. Aslında özellikle stoper mevkiinde Galatasaray'ın elinde bir cevher var. 1990 doğumlu, alt yapıdan yetişme, Sinan Osmanoğlu. 1.90 boyunda olmasına rağmen, hem kesicilik, hem çabukluk, hem de topla servis açısından ender rastlanan bir yetenek. Şu anda Antalya kampında A takımla beraber çalışmakta. Umarım Orduspor ile hafta sonu oynanacak maçta forma giyer ve bir daha da sırtından çıkartmaz.
Nistelrooy sorunu çözer Santrfor pozizsyonunda, Baros'un geri dönüşü, çok iyi bir profesyonel olmasına rağmen gecikebilir. Nonda'nın sürekli tekraralayan sakatlıkları, özellikle şubat ayı sonuna kadarki maç trafiğinde hücum hattını riske edecektir. Kewell'dan santrfor yaratma ancak zorunlu hallerde mümkün olabilir. Bahsi geçen Nistelrooy gerçekten doğruysa söylenecek hiçbir şey yok. Diğer türlü, yakın ülkelerden (Makedonya, Bulgaristan, Slovenya, Karadağ gibi) genç, ucuz bir santrfor geçici ve etkili bir tedbir olabilir. Hafta sonu, Atletico Madrid'in La Liga'daki maçını izledim. İlk değerlendirmede, dişe göre bir rakip gibi görünüyorsa da bu kategorideki takımların genlerinde uluslararası maçları hep iyi oynayabilme gibi bir alışkanlık vardır. Avantaj, ilk maçı Madrid'de oynamaktır. Burada alınacak bir beraberlik, Galatasaray'ın hem yolunu açacak, hem de moralini yükseltecektir. 18 Şubat'a kadar form grafiğini ve moralini üst düzeyde tutabilirse, Süper Lig'de de başarı ve devamlılık kendiliğinden gelecektir.
