Galatasaray ligin ilk yarısında bana göre kötü bir performans gösterdi. Takımın bütçesi, kadrodaki pahalı ve şöhretli isimlere karşın oynanan ortalama futbol ve alınan skorlar tatmin edici değildi. Bunun pek çok sebebini sayabiliriz. Bence en önemli etken, lige erken başlamak, güçlü olmayı gerektiren bir oyun sisteminde oynamak ve süre geçtikçe beliren yorgunluk. Rakipleri henüz tatildeyken geçtiğimiz yılki sıralamanın bir zorunluluğu olarak iki ön eleme oynama mecburiyeti vardı. Bu başlangıç bir yandan erken form tutmaya neden oldu, diğer yandan Rijkaard'ın oyun mantalitesini oyuncularına vermek için iyi bir fırsat üretti. Gerçekten de harika bir başlangıç ile lig ve Avrupa'da fırtına gibi estiler. Ancak, iki aylık bir sürenin sonunda takım resmen durdu. Sakatlıklar ve üstüne eklenen formsuzluklar, yorgunluk ve yüksek temponun bir nedeniydi. Sürekli alan daraltarak pres yapmak, topa sahip olup bol pas yapmak üzerine kurulu oyun taktiklerinde oyuncuların kendilerine bakmaları gerekiyor.
Avrupalı oyuncular farklı Ne yazık ki gerek Türk futbolcusu gerekse de ülkemize gelen yabancılar profesyonel yaşama konusunda çok da başarılı değiller. Büyük takımlarımızda oynayan oyuncuların çoğunluğunun Afrika ve Güney Amerikalı olması da bu dezavantajı körüklüyor. Avrupalı oyuncular aldıkları futbol kültürü gereği profesyonellikten ödün vermiyorlar. Galatasaray da bu handikabı sonuna kadar yaşadı. Devre arası bu açıdan ilaç gibi geldi. En çok yararlanacak takımlardan biri sarı-kırmızılılar. Düşüş içinde ve bir türlü toparlanamayan takımın kendine gelmesi için iyi bir fırsat. Şimdi bol bol transfer konuşacağız. Trabzon karşısında sadece yerli oyuncularla oynayan takım, aslında eksik olunmadığını gösteriyor. Transfer yapılmasını öneriyorum ancak gelen oyuncular kendine bakmadıktan sonra para harcamaktan başka bir işe yaramıyorlar. Galatasaray'ın eksiğini teşhis etmek zor değil; oyunu geriden başlatacak bir savunma ile forvete takviye. Bakalım "nokta transfer sihirbazı" denilen Haldun Üstünel bu sefer şapkadan hangi tavşanları çıkaracak?
