Şampiyonlar Ligi'nde oynadığı Wolfsburg maçı sonrası Beşiktaş'ın, Eskişehir de alacağı sonuç camiayı yakından ilgilendiriyordu. Çok eksiği olan iki takımın mücadelesi öncesi iştahım inanılmaz kabarmıştı. Gerek Çalımbay'ın Eskişehir'i, gerek Denizli'nin Beşiktaş'ı son haftalarda göze hoş gelen futbol oynuyorlardı. İlk yarı sonunda ben istediğimi elde ettim (pozisyon olarak olmasa da) ama Beşiktaş'ın istediğini elde edecek iştahı ortaya koymadığını söylemek lazım. İkinci yarıya Denizli hoca, Tabata-Erhan değişikliği ile başladı. Saha içinde ise Tello'yu ortaya, Ekrem'i orta sahanın soluna, Erhan'ı da savunmanın sağına aldı. Okurken siz bile yoruldunuz değil mi? Tabata'nın oynaması da oynamaması da Denizli hocanın yönetime gönderdiği bir mesajdır. Bunun anlamını daha uygun bir zamanda yazacağım.
Kanatlar çalışınca Tekrar maça dönersek bu haftaya kadar takım savunması ile puan kazanan Beşiktaş, dün geceden iyi bir ders çıkartmalı. Hücum elemanlarının oyuna katılmasını sağlaması gerekiyor Denizli hocanın. Bobo'nun aklı, beyni ve gözleri saha içinde değilken neden bu kadar sabır gösterilir anlamıyorum. Erhan değişikliği oyun adına Kara Kartal'ın biraz daha kanatlara yönelmesini sağladı. Ancak Erhan ve İbrahim Üzülmez isabetli ortalar yapamayınca Denizli, Nobre'yi oyuna aldı. İşte sistemi değiştiren değişiklik bu. Birçok isim Denizli'nin yaptığı değişikliklerin oyunun kilidini çözdüğünü söyleyecek ama ben söylemeyeceğim. Uzun bir top, inanılmaz bir savunma hatası ve gol! Sonuç yanıltmasın. Kartal, Almanya'yı arattı. Güzel futbol sonraki haftaya kaldı. Golden sonra savunmaya çekilen Kartal, taraftarlarını strese soktu. Aynı stres, Eskişehir'i de etkiledi. Tenis maçı gibi geçen karşılaşmanın sonunda hakem Tolga Özkalfa'yı da tebrik etmeliyiz!