Futbol dünyası, ilk dört maçta dört dörtlük Beşiktaş'ın dörtte birini bile göremedi. Beşiktaş=kötü futbol, dört haftaya damgasını vurdu... Bu ışık saçmayan futbolu, medya da doğal olarak eleştiriyor. Taraftar tedirgin ve devamından korkuyor. Taraftar ve yönetimin, ilk kez Denizli'ye söylenmeye başlamaları da durumun parlak olmadığını gösteriyor. Rakamlara baktığınız zaman Beşiktaş'ın net pozisyon bulmakta zorlandığını ancak "bol şutlu" dört maç oynadığını görüyorsunuz. İşte son örnek... G.Antep maçında kaleyi bulan 21 şut, 12 korner, ofsaytla kesilen 8 atak, 40'ın üzerinde kanat ortası... Peki bu rakamlar kaç net pozisyon doğurmuş: Sıfır! Neden? Çünkü Beşiktaşlı hücum oyuncuları son vuruşlarda inanılmaz beceriksiz. Bu karamsar tablodan, şampiyon gibi bir Beşiktaş çıkar mı? Eğer Mustafa Denizli varsa çıkar. Bunun için iki hamleye ve üst üste iki büyük galibiyete ihtiyacı var. Nedir iki hamle? Birincisi Nihat'lı tek forvetten derhal vazgeçip, Nobre'li çift forvete dönmek... İkincisi, ideal 11'i oturtmak. Yerli yerine oturmuş düzgün 11 adam, net pozisyonları rekor düzeye çıkarır. Bu potansiyel Beşiktaş'ta var. Gelelim iki galibiyete... Öylesine iki fırsat var ki iki galibiyet Beşiktaş'ı Türkiye'de ve Avrupa'da bir anda ön plana çıkarır. Bunlardan ilki G.Saray maçı. Eğer Beşiktaş bu derbiyi kazanırsa "Ligin en kaliteli" takımını yenmiş olmanın yaratacağı sansasyonla "Beşiktaş geliyor" dedirtir. Hele de M. United önünde alınacak bir galibiyet, Avrupa'da yolu açar ve Beşiktaş'ı iddialı konuma getirir. Mustafa Denizli, iki değişiklik ve iki sansasyonel galibiyetle Beşiktaş'ı Türkiye'nin en korkulu takımı yapar. Yaparsa şaşmam!