G.SARAY, Adnan Polat'la birlikte itiraf.com'a dönüştü adeta. Başkan, her tür toplantıda soruları açıkyüreklilikle yanıtlıyor, olayları gizlemeden aktarıyor. Başarısızlıklarını itiraf ediyor. Spor camiası için pek alışıldık bir durum değil. Ama olması gereken bu. Polat, sezon öncesi değerlendirme toplantısında ekibini ön plana da çıkarmaya başladı. Hatta abarttı; Keita ve Elano transferlerini gerçekleştiren Haldun Üstünel'e "Sihirbaz" yakıştırmasında bulundu. Polat'ın övgülerinden, moral-motivasyon hamlesinden teknik kadro da nasibini aldı. Rijkaard'ın yardımcısı Neeskens için "Tek başına gelse, kimse ses edemezdi" derken, Hollandalılar için "Böyle ekip görmedim. Haftanın 6 günü 09.00'da işe başlıyor, gece yarısına kadar çalışıyorlar" dedi. Bu hatırlatmaları neden yapıyorum? Çünkü Polat'ın uygulamaya soktuğu "Şeffaf" yönetim şekli, eteklerdeki taşların dökülmesine, ruhların rahatlamasına yol açıyor. Nonda'dan Sabri'ye kadar birçok oyuncu, geçen yılki başarısızlığın analizini yaptılar, kendilerince faturalar kestiler. Son olarak Baros, "Geçen seneki başarısızlığın sebebi disiplinsizlik ve taktiksel hataydı" diyerek faturayı Skibbe ve Bülent Korkmaz'a çıkardı. Hoş, Skibbe zamanında Sivas'ın kötü zemininde oynamak istemediği için "Sakatım" diyerek son anda otobüse binmeyen ve teknik direktörü "N'olur gel" diye yalvartan da o idi ama neyse, konumuz bu değil. Futbolcular bir şekilde kendilerini ifade ediyorlar fırsat bulduklarında. Bu, sağlıklı bir durum. İçine atmak yerine ortaya atmak ve tartışmak. Futbol gibi çok ayaklı bir yapıda doğru olan bu. G.Saray'ın sezona hızlı başlaması, sezonu erken açması, Rijkaard faktörüyle izah edilebilir şüphesiz ama oluşmaya başlayan özgür ortamın da payı var bu başarıda. Mesela Rijkaard kamp uygulamalarını kaldırdı. Futbolcular çok memnun. Adil rekabet oyuncuları motive ediyor. Nonda'nın idman bitince bile tek başına çalışması buna örnek. G.Saray kolay gol yiyor, kendi ayarındaki rakipler karşısında ne yapacağı henüz bilinmiyor ama sportif anlamda doğru açılımlar yapıyor. (Futbolcu röportajları için medyadan 'barter' istemek gibi gariplikler hariç tabii) Hollandalıların disiplinli ancak özgür ortamı Florya'yı rahatlatıyor. G.Saray bundan sonra üstüne koyarak gidecektir artık. Özetle G.Saray'daki "Rijkaard açılımı" başarılı olacak gibi...