Adnan Sezgin, Galatasaray'a ikinci gelişinde bir iddia ortaya koymuştu; "Galatasaray kurumsal kimliğe kavuşacak. Sezon bitmeden bir sonraki sezonun transferleri de bitmiş olacak..." Tabii futbol gibi birçok faktörün etkilediği bir sosyo-ekonomik yapıda evdeki hesabın çarşıya uymasını beklemek hayalciliktir. Sonuçta bu hedef de Sezgin'in hayali olarak kaldı. En doğru yaklaşımı ise Adnan Polat dillendirdi; "Burası Galatasaray. Ömür biter Galatasaray'da transfer bitmez..." Nitekim bitmiyor da. Tıpkı geçen sezonki gibi. Üstelik bu sezon, transferi kilitleyen iki sebep var: Lincoln ve Servet. İki oyuncunun durumundaki belirsizlik, "nokta atış" peşindeki yönetimin elini kolunu bağlıyor.
İki hafta önce Lincoln kalıcı, Servet gidici gibiydi. Şimdi ise tam tersi. İki hafta önce de iddia etmiştim, sonuçta eğrisi doğrusuna denk geldi. Kadroya şöyle bir bakıyorsunuz, Rijkaard'ın koşanyardımlaşan anlayışına en uygun 11 büyük olasılıkla şöyle: Leo Franco - Sabri, Servet, Gökhan, Hakan Balta - Barış, Mehmet Topal, Ayhan - Kewell, Baros, Arda... B Takımı da; Aykut - Mustafa Sarp, Emre Güngör, Emre Aşık, Volkan - Aydın, Linderoth, Mehmet Güven - Serkan Çalık, Nonda, Yaser. Ayrıca kaleciler Orkun ve Fırat'la, Serkan Kurtuluş, Semih Kaya, Alpaslan, Murat Akça, Aydın, Erhan Şentürk, Cem Sultan gibi gençler var. Rijkaard'ın tespiti doğru yani ortalama 50 resmi maçlık periyot için orta sahaya ve forvete alternatif istemesi normal. Teşhis doğru, bakalım tedavi doğru olacak mı?