41 yıldır bu işin içindeyim. Bu tür bir transfere ve böyle "dansör" futbolcuya ilk kez tanık oluyorum. Sen bütün bir hafta kendini, aileni, sülaleni Beşiktaşlı ilan et, Beşiktaş formasıyla poz ver, bununla da yetinme "50 milyon dolar da verseler oraya gitmem" de, Aziz Yıldırım ile buluşmadan 1.5 saat önce Demirören'e telefonda, "Gönlünüzü ferah tutun, size geleceğim başkan" sözlerini sarfet. Sonra git F.Bahçe'ye imza at! Bu bir başkanlar savaşıydı. Restleşme, inatlaşma gibi bir şey. Maçı Aziz Yıldırım kazandı. Peki büyük bir zafer mi kazandı? Kesinlikle hayır... Buna daha önce de yazdığım gibi savaş tarihinde "Pirus zaferi" diyorlar. Yani, kazananın da çok şey kaybettiği savaş... Mehmet Topuz, 8 yıl Kayseri formasını giydi. Nasıl futbolcuydu? İyi futbolcu! "Yıldız" futbolcu muydu? Hayır! Harikalar yarattığı tek bir maç yok. Onu hiç bir zaman Türkiye'nin en iyi 10 futbolcusu arasına sokmadım. Ölü topları iyi kullanan, tekniği vasat, estetik tarafı çok zayıf bir oyuncu olarak gördüm. Hem Beşiktaş'ın, hem F.Bahçe'nin bu kadar astronomik bir rakamı böyle bir futbolcu için gözden çıkarmalarını yadırgadım. Onların bu Topuz hamlesi, transfer politikalarının yanlışlığının göstergesi gibiydi. Allah aşkına söyler misiniz; Milli Takımımız son yıllardığı inanılmaz maçlar oynadı, büyük zaferlere imza attı. Hangisinde Mehmet Topuz'un damgası vardı? Bırakın damgasını, ismi var mıydı? Fatih hoca, bu kadar pahalı bir futbolcuda bir sürü "cevher" olacaktı da, keşfetmeyecekti ha... Güldürmeyin adamı!