En kârlı Kartal G.Saray ve F.Bahçe'nin teknik direktör değiştirmesi sonucu yaşadığı sancılar ilk iki sırayı paylaşan Beşiktaş ve Trabzon için önemli bir mesaj veriyor: 'Uyanık olun. 2 ay gibi sürmesi tahmin edilen bu uyum süreçlerini puan avantajına çevirin!' Kolay değil, beraberliğin bile iki takımı rahatsız etmediği, galibiyetin çifte piyango olduğu bir ortamda maç oynamak. Bu hesaplar futbollarıyla keyif, şampiyonluk için rakiplerinden daha fazla umut veren iki takımın dün geceki futbolunu olumsuz etkiledi. Her ne kadar Trabzonspor ev sahibi olmanın avantajıyla Beşiktaş'tan çok daha istekli ve etkili gözükse de tedbiri elden bırakmayan tavırları onları da frenledi. Song-Hüseyin-Gustavo-Colman hattı Trabzon'a müthiş bir dinamizm katmış. Özellikle çok hareketli ve toplu-topsuz her yere basan Gustavo'yu çok beğendim. Bunlara Selçuk'un orta sahadaki desteği eklenince siyah-beyazlı takım orta sahada topu kontrol etmekte zorlandı ve oyunun üstünlüğünü rakibine bıraktı. Beşiktaş'ın duruşu, planlı bir kontrol hissini de uyandırırken, ani çıkışlarla gol arama düşüncesinin önüne ise zamanında müdahaleleri ile kaptan Hüseyin geçti. Hüseyin, Milli Takım'ı hak ettiğini gösteren futboluyla sahanın yıldızıydı. Yattara oynasaydı oyunun sonucu farklı olabilirdi.
Bir puan başarıdır Geri dörtlüdeki kanat oyuncularının özellikle de Tello'nun hücuma katısının az olmasının da etkisiyle Kartal adeta kanatları kırık oynadı. Ertuğrul Sağlam'ın ikinci yarıda Aydın'ın yerine Ekrem'i alması da bu sorunu gidermeye tam yetmedi. Serkan, 51'de Umut'un pasında bulduğu karşı karşıya pozisyonu gole çevirse maçın hesapları ve kontrolü tamamen değişebilirdi. Ya da Hüseyin'in kestiği 68'deki Cisse'nin sert şutu! Beşiktaş, orta sahada topa yeterince basamayınca 2. yarıda da zaman zaman baskı yemekten kurtulamadı. Bunu yaptığı anlarda ise nasıl etkili olabildiğini gösterdi. F.Bahçe'nin başkentte 3 puan, G.Saray'ın Sami Yen'de 2 puan kaybettiği bir haftada iddialı Trabzon deplasmanından 1 puan almak başarı mıdır? Bizce başarıdır.