Süreç başladı Polat, Canaydın'ın kuklası, maketi, olarak göreve devam ediyor. Onun desteğini almak için bütün taleplerini kabul etti Damdan düşen değil mi Polat? Albayrak'tan ne farkı var? Halden anlaması lazımdı ama liseciler istemeyince listesine almadı "Bir gün herkes Fenerbahçeli olacak" diye bir laf var. O süreç başlamıştır. Çünkü yakında 'Galatasaray' diye bir şey kalmayacak
Karşısında güçlü bir aday olmamasına karşın Adnan Polat, seçimde oy kullanan 2653 üyeden 2148'inin oyunu almayı başardı. Bu, Polat'a karşı bir güvenoyu mudur? Adnan Polat'tan değil de Özhan Canaydın'dan konuşalım.
Adnan Polat, Özhan Canaydın'ın kuklası, maketi, maskotu olarak göreve devam etmektedir. Durum daha birinci günden belli oldu. Özhan Canaydın başkanlığı bıraktı, iyi de etti. Ben Hıncal Uluç olarak, onun 30 yıllık bir dostu olarak en azından sağlığı açısından, bu işi bırakmakla çok iyi yaptığını düşünüyorum. Çünkü ciddi rahatsızlığı var Özhan Canaydın'ın... Bu ciddi rahatsızlığın ömrünü kısaltmaması için stresten tamamen uzak, hatta stresten tamamen arınmış bir hayat yaşaması lazım. Galatasaray Başkanlığı ise günün 24 saati, gece başını yastığa koyduğun zaman dahil stresi devam eden bir iş. Şimdi Özhan Canaydın bu stresten kurtulur. Ailesini yanına alır, gezer, dolaşır, eğlenir, keyfine bakar. Bu bakımdan dostu olarak, arkadaşı olarak çok mutluyum. Ama Özhan Canaydın'ın kendi gidiyor ama bütün şeyleri Adnan Polat ile devam ediyor. Çünkü Adnan Polat kendi kafasındaki işlerden hiçbirini yapamadı. Galatasaray'a başkan olmak için Özhan Canaydın'ın desteği olması gerektiğini düşündü ve Özhan Canaydın'ın desteğini almak için de Özhan'ın bütün taleplerini kabul etti, bütün ödünleri verdi. Bunun en çarpıcı örneği Abdurrahim Albayrak. Şimdi şöyle bir hatırlayın; Galatasaray'da adı çok geçen 3 başkan adayı vardı: Adnan Polat, Adnan Öztürk, Taner Aşkın. Adnan Polat'ın arkasında Özhan Canaydın vardı, Adnan Öztürk'ün arkasında İnan Kıraç vardı. Taner Aşkın, Galatasaray'ın ben bildim bileli muhalifi ama bildim bileli de çok içten çırpınan bir Galatasaraylı. Kendi başına bu işe girdi.
EN İÇTEN GALATASARAYLI Bu üç aday toplandılar işbirliği yapmak için. Taner Aşkın toplantıyı terk etti ve bir açıklama yaptı. Niye terk ettiğini anlattı. "Biz Galatasaray için neler yapabileceğimizi konuşmayı düşünürken, Adnan Polat bana dedi ki 'Bizim işe başladığımız gün sıcak paraya ihtiyacımız olacak. Ne kadar para verebilirsin.' Ben Galatasaray'a para vermeye değil, yönetmeye talibim. Derhal toplantıyı terk ettim." Şimdi düşüncesi bu olan birisinin Abdurrahim Albayrak'ı kenarda bırakmasına imkan, ihtimal yok. Mümkün değil. Abdurrahim Albayrak, 30 yıldır ben İstanbul'dayım, bu 30 yıl içinde tanıdığım en içten Galatasaraylı. Tanıdığım Selahattin Beyazıt, tanıdığım Alp Yalman, tanıdığım Ali Tanrıyar, tanıdığım Ali Uras, tanıdığım Faruk Süren, tanıdığım Mehmet Cansun, tanıdığım Özhan Canaydın... Bu saydığım başkanlar, dahil, tanıdığım en içten Galatasaraylı... "Galatasaray için ölür" derler ya bu öyle... Lafın gelişi değil, Galatasaray için ölür ve Abdurrahim Albayrak cebinde akrep olmayan ender Galatasaraylılardan. Para lazım olsun anında çıkarır verir. Bugün git yarın gel değil. Futbolcuya mı para lazım, amatör şubelerden birisine mi para lazım, kulübe mi para lazım, anında çırpınır. Böyle birisi. Yani Adnan Polat'ın yanına ilk alacağı adam... Ve Abdurrahim Albayrak ile anlaşıyorlar. "Tanıtım kokteylinde tek örnek kravat takılmasını istedi Adnan Polat. Benim takacağım sarı-kırmızılı kravatı da gönderdi. Ben o kravatı bağlarken, 'gelme' diye telefon geldi" diyor. Düşünebiliyor musunuz? Niye? Çünkü Özhan Canaydın ve onun arkasındaki lisecilere göre Abdurrahim Albayrak, Galatasaray'a yakışmayan bir kıro, bir maganda. Bunlar asiller, aristokratlar ya!..
ÖZTÜRK'Ü DE ALAMADI Fatih Terim'i bile bu takımın başına yakıştırmayan adamlar ya bunlar!.. Zamanında Adnan Polat için de "Ne işi var yönetimde" diyenler ya!.. Damdan düşen değil mi Adnan Polat? Halden bilmesi lazım değil mi? Abdurrahim Albayrak'tan ne farkı vardı Adnan'ın? Bu liseciler zamanında... Şimdi onu kukla olarak kullandıklarının farkında değil! Albayrak'ı yönetimine alamadı. Aldıktan sonra vazgeçti. Çünkü liseciler onu istemedi. Liseciler istemezse olmaz!.. Adnan Öztürk'ü alamadı. Çünkü Özhan ağabeyi dedi ki "Adnan'a değil, Mehmet Helvacı'ya vereceksin ikinci başkanlığı..." Özhan ile İnan Kıraç bozuştular ya!.. Şimdi o zaman bu Adnan Polat nasıl bir Adnan Polat'tır? Yönetimi kuracak. Bu kukla bir yönetimdir, başından çürük başlamış bir yönetimdir. Özhan Canaydın'ın adamlarının hepsi hemen hemen sürüyor, hepsi devam ediyor. Değişen bir şey yok. Son zamanlarda söylediğim bir laf var. 'Şaka' diye alıyor millet: Doğrudur. "Bir gün herkes Fenerbahçeli olacak" diye bir laf var. O süreç başlamıştır. Çünkü yakında 'Galatasaray' diye bir şey kalmayacak. O zaman zaten herkes mecburen Fenerli olacak.
Fenerbahçe de bu fırsatı iyi değerlendiriyor. Tesisleşme, kurumsallaşma ve sportif başarı anlamında oldukça iyi bir yol kat etti. Evet, olağanüstü iyi gidiyor. Olağanüstü iyi giderken, Galatasaray tepetaklak gitmektedir. Her şeyiyle. Denizli maçında futbol takımını gördünüz. Yönetimini de gördünüz. Bunun sorumlusu olan adam Adnan Polat. Ahmet Akcan'ı ve takımını izliyor olmak, Adnan Polat'ın bu kulübe neyi getirip neyi götüreceğini gösteriyor. Polat'ın en gözde olduğu branş değil mi futbol? Buyur işte!..
Akcan sahanın en iyisi Arda'yı kenara aldı!.. Detaya girmiyorum. Bu Ahmet Akcan yönetimini işbaşında tutan, bunca rezilliği göz göre seyreden, kendi kalesine golü atınca, utanmadan ayağa fırlayıp 'gol' diye sevinen Galatasaray Başkanı. Utandım. Televizyonda o final sahnesinde Adnan'ı seyrederken utandım. Ben olsam başımı öne eğerdim, yüzüm kızarırdı. Her maçın 90. dakikasında bir Denizli kalecisi çıkmaz. Bitmiş Galatasaray... Bitmiş. Yönetimiyle bitmiş, oyuncusuyla bitmiş, futbol oynayan adam yok. Galatasaray'ın maç boyunca 9 korneri var, 5'ini farklı oyuncu atmış. Böyle bir şey olur mu? Fenerbahçe'nin her kornerinde gol tehlikesi doğarken, Galatasaray korner çalışması yapmamış. Sen mükemmel futbol oynarsın, allak bullak edersin rakibi de duran topa ihtiyacın olmaz. Duran topa kim vuracak belli değil, korneri kim atacak belli değil! Elle attığı taçların yüzde 80'i rakibe gidiyor. Taç atmayı bilmiyor bu takım!.. Olacak şey değil. Adnan Polat bu takımla iftihar edecek ve ondan sonra Galatasaray'ı kurtaracak. Hadi canım sende!..