Meydan okuyorum "Kafamı keserim" lafını Türk medyasının Çakar'ın "Bikini giyerim" sözüne gösterdiği tepki üzerine söyledim Bu sözü şöhret için söylediğimi iddia etmek için insanda biraz izan olması lazım. Hıncal'dan daha şöhretli kaç tane gazeteci var Türkiye'de!... Ben şöhret olmanın zararını çekiyorum. İki tane koruma ile dolaşıyorum. Ama siz kötü niyetli zavallılara çanak tuttunuz
Şampiyonlar Ligi'nde Fenerbahçe'nin rakibi Chelsea oldu. Geçen hafta "Finale kalırsa kafamı keserim" demiştiniz. Bu eşleşme ile ilgili neler söyleyeceksiniz? Evvela bana karşı yaptığınız ayıbı bir düzeltin. Geçen hafta salı günü benim sözlerimi çok ayıp bir şekilde yorumlayıp, 1. sayfadan verdiniz. Benim amacımı saptırdınız ve Hıncal takıntılı bir takım geri zekalılara da fırsat verdiniz. "Fenerbahçe finale kalırsa kafamı keserim" lafı Hıncal Uluç'un orijinal bir iddiası değil. Hıncal Uluç o lafı şunun için etti: "Ahmet Çakar'ın "Bikini giyerim" lafına Türk medyasında gösterilen tepkileri anlamakta güçlük çekiyorum. Bu tür iddialar futbolun içinde vardır, olmalıdır.
Futbolu kavgayla, bıçakla, küfürle, kanla, dövüşle yapacağımıza böyle hoş şaka ve iddialar içinde sürdürelim" dedim. Hatta "Keşke Ahmet Çakar bu şakasını sürdürseydi, bir süpermen mayosunun üstüne bir bikini giyip, yayına çıksaydı. Nasıl bir hoşluk olurdu. Kaldı ki Türkçe'de bazı deyimler vardır. Bunlar deyimdir. Bunlar sözlük anlamlarıyla kullanılmaz, mecaz anlamlarıyla kullanılır. Şimdi ben "Fenerbahçe finale kalırsa, kafamı keserim" diyorsam Fenerbahçe, finale kalınca 'İşte giyotin, koy bakalım kafanı da bas düğmeye' mi demek lazım" dedim. Kendi köşemde "Kopa'nın fare yutarım" örneğini anlattım. Bu laflar söylenecektir, bu laflar gülünüp geçilecektir. Bu lafların söylenmesinin amacı, iddianın büyüklüğünü göstermektir. "Ben Fenerbahçe'nin finale kalmasını öyle imkansız görüyorum ki finale kalsın kafamı keserim" demek, kalamazsa 'kafamı kes' demek değil. Fenerbahçe'nin finale kalması mümkün değil. Benim görüşüm o.
FIRSAT KOLLUYORLAR Ama futbolun öyle bir güzelliği var ki en imkansız şeyler bile olabiliyor. NBA takımı buradaki Beykoz ile 100 kere oynasın, 100'ünü de kazanır ama Arjantin Milli Takımı, Beykoz ile 100 kere oynasa, birini kaybedebilir. O zaman da 'Kafamı keserim' diyen adama düşen görev kendi söylemlerinin nerede yanıldığını ortaya koymak. 'Beklenmedik şu olay oldu ya da ben şöyle düşünüyordum, yanılmışım, böyle oldu' demek. Ben bütün bunları böyle anlattıktan sonra kalkıp 1. sayfada Hıncal Uluç'un iddiası: "Ben kafamı keserim." Bu ne demek; Ahmet Çakar, "Bikini giyerim" diyerek çok büyük bir lafta bulundu, bir haftadır medya Ahmet Çakar'dan bahsediyor, Hıncal Uluç bunu kıskandı, bunun üzerine bu konuşmayı yaptı.
_Art niyetli yorumlar bunlar ama... Böyle bir amacınız olmadığı açık. Ama sizin yorumunuz da böyle. "Kafamı keserim" lafını sizin verdiğiniz amaçla etmedim. Bu geri zekalılara, kötü niyetli geri zekalılara çanak tuttunuz. Onlar da bunu kullandılar. Vatandaş yazıyı okumayabilir. Bakar başlığa geçer. 'Vay Hıncal ne demiş' diyebilir. Yorum yapacak kişinin yazının bütününü okuması lazım. Bütünü okuduğu zaman Hıncal Uluç'un amacının o olmadığını veya sayfayı hazırlayanların bu amacı saptırdıklarını görmesi lazım. Görmüyorsa geri zekalıdır. Kötü niyetliler fırsat kolluyorlar. Ahmet Çakar günümüzde bu ülkenin en ünlü 10 spor yorumcusundan biri, bu ülkenin en ünlü 5 televizyoncusundan biri, bu ülkenin televizyondan ve gazeteden en fazla para kazanan adamlarından biri. Adamın ne şöhrete, ne paraya ihtiyacı var. Ahmet Çakar'ın bu işi para için ya da şöhret için yaptığını iddia etmek iyi niyetli olabilir mi?
DOYMUŞ BİR KİŞİYİM Hıncal; ulan Hıncal'ın şöhrete mi ihtiyacı var? Hıncal'dan şöhretli kaç tane gazeteci var Türkiye'de? Biri çıksın söylesin bakalım; "Ben Hıncal'dan daha şöhretliyim" desin. Hadi, meydan okuyorum. Bütün Türkiye'ye meydan okuyorum. Bir kişi "Bir medya mensubu olarak ben Hıncal'dan daha şöhretliyim" desin bakalım. Daha ne şöhret olacağım!.. Ben şöhret olmanın zararını çekiyorum. Önüne gelen beni hedef gösterdiği için iki tane koruma ile dolaşıyorum. Birini devlet atamış, birini müessesem atamış. Daha ne şöhret olayım!.. Parayla ilgim olmadığını dünya 50 senedir biliyor. Umrumda mı benim para!.. Benim hayatım, bana yapılan teklifleri reddetmekle geçiyor. Gerek yazılı medyada, gerek televizyonda... İnsanda biraz izan olmalı, 'Ahmet Çakar ve Hıncal şöhret peşinde' demek için. Sen öyle olabilirsin. Geri zekalı. Sen öyle olabilirsin. Aylardan beri, yıllardan beri Hıncal olabilmek için poponu yırtıyorsun olamıyorsun, 4'te 1'i olamıyorsun, sen olabilirsin ama herkesi kendin gibi düşünmeye hakkın yok. Hıncal doymuş bir adam. Hiçbir beklentisi kalmamış bir adam. Umrumda değil benim. Ama siz kötü niyetli, zavallılara çanak tuttunuz!..
_Daha önce spor basını ve bizimle ilgili yaptığınız eleştirileri de harfiyen yayınlamıştık, bu sözleriniz de aynen gazetemizde yer alacak. Ama şunu da söylemem gerekiyor. Özellikle "Fenerbahçe'nin şansını 'Kafamı keserim' diyecek kadar az mı görüyorsunuz" diye sormuştum... Onu söylüyorum. Benim iddiam: Fenerbahçe'nin final şansı hemen hemen hiç yok. Bu turu geçme şansı da çok az.