Elveda Rumeli, yeni sezona 10 yıllık bir sıçrayışla başladı, yani 1907'ye geldi dizi. Dizide ilginç bir bölüm vardı. Sütçü Ramiz, futbola meraklı torununa, "İstanbul'da yeni bir futbol takımı kurulmuş. Dilersen seni oraya yazdırayım" diyor, Fenerbahçe'ye gönderme yapıyordu. Çok güldüm... Makedonya'nın bir dağ köyü, Abdülhamit'in demir yumruğu ile yönetilen İstanbul'da illegal kurulan ve muhtemelen kurucuları ile hafiyeler dışında pek kimsenin haberdar olmadığı bir spor kulübünü nereden biliyor? Hadi diyelim Sütçü Ramiz bir şekilde futbol denen "ecnebi" oyununu da, Fenerbahçe'yi de duydu. Peki Fenerbahçe'nin futbol takımı oluşumunu 1908'de tamamladığını ve meşrutiyet sonrası kurulan lige katılabileceğini nasıl bir yıl önceden öngördü acaba? Üstelik kulübün o dönemlerde "altyapı kadrolarının" olduğunu filan da kurguluyor. İyi ki, "Gitmişken Saracoğlu Stadı'nı da bir gezeriz" filan demedi. Yüksel Aytuğ'un, Günaydın'daki köşesinde yazdığı gibi "Pürsıçan Fenerbahçeliler Derneği iyi çalışıyor olmalı"...