Usta Kazak atlıları gibi Dobollu uşaklar. Saldırdılar mı hep birlikte çekildiler mi yine öyle. Şaşırttılar alemi de ortamı da. Nerede buldularsa orada bastılar topa, adam adama alan savunması. Ne kadar iyi savunma biçimi varsa denediler ve başarılı da oldular. İki gencin esip gürleyip Kazak'lara yağacağı sanısıyla kurulmuş bir kadroyla oynadı Galatasaray. Galatasaray gibi değil ama... Şimdi alemin enteline bir iki laf söyleyerek başlayalım. Hatta o cevval esmer dosttan duysun önce. Hep yazdım yine yazayım. O topçulara Kızıl Kayalar da kâr etmeyecek Beyaz Geceler de... Yapma böyle. Rijkaaard efendi diye sallamaya başlayacakları şimdiden görür gibiyim. Taa baştan Lincoln için söylediklerime de garip bakmışlardı, Baros ligin gol kralı olacak dediğimde de.
Uyuyarak izlemiş Çok mu biliyorum bu işi? Evet. Çok. Haddinden fazla. Hâlâ ne inceci olduğum anlatılır durulur alemde ve ortamda. Ama 'had' söz konusu olduğunda sadece önerimizdir geçerli olan. Demek sezon başında 30 maç kasedini almış ve uyuyarak izlemiş Rijkaard. Takım analizi ve oyuncu seçiminin eldeki oyuncuların hazır olmaması dışında bir 'oynatmama' gerekçesi var mı acaba? Yoksa bu kadroyla maça başlamak neden? Bu maçı bir antrenman maçı olarak görmek biraz lüks değil mi affınıza mahsuben!!! Hazır olmayan bir kaleci, hazır olmayan bir golcü ile sezona başladı turuncular, takımın kaptanı ulusal düzeyde bir maçtan iki gün önce belli oldu. Fazla yıkılmayalım mı bu maçın üstüne? Neden peki? Ne olacak canım zayıf bir rakipti ve istediğini alıp döndü Galatasaray mı diyeyim? Ligin geçen seneki en efektif takımı için böyle mi düşüneyim şimdi? Tamam Kazak'lar akıllı top oynadılar, sınırlarını zorladılar... Siz onları 1900'lü yılların başında mızrakları ve atlarıyla görecektiniz asıl. İyi ki öyle değildiler. İyi ki...