G.Saray, Trabzon, Beşiktaş'ın bonkörlüğüne arada bir Sivas da katılmasa, şimdiye çoktan şampiyonluk mücadelesinden kopmuştu F.Bahçe. Yani, sezon başından beri F.Bahçe'ye diz çöktürmek isteyen Aragones ile Fenerbahçe'yi ellerinden tutup kaldırmaya çalışan rakiplerin bilek güreşine tanıklık ediyoruz. Ancak ikramın, yardımseverliğin de bir sınırı var. Dolayısıyla Aragones'in inatçılığı öylesine aşılmaz ki hem ikramcı rakiplerin, hem de Fenerbahçeli futbolcuların kalite ve niyeti 'beyhude' olmaktan öteye geçemiyor. Hayır, Aragones'i anladık, peki yönetim neden sorumluluğunun gereğini yapmıyor. Suni çimli şu sahadaki iki maçtan da puan kaybetmiş, ama üçüncü maç için bile iki gün önce Ankara'ya gitmiyor Fenerbahçe.
Volkan olmasaydı... Tabii, doğal olarak top kaybı tavan yapıyor, duran topların üstadı takım, duran toptan gol yiyor ve Alex gibi bir usta bile ayaklarına söz geçiremiyor uzun zaman. Bu küçük ihmalden ötürü, sarı-lacivertli futbolcular dilini bilmedikleri bir ülkedeki "yabancı"yı, ev sahibi takımınkiler ise top cambazlarını çağrıştırdılar maç boyunca. Aragones'in analiz, öğrenme ve adaptasyon sorunu var belli ki. Peki, yönetimin tam da bu durumda devreye girmesi gerekmez mi? Çünkü Aragones de olsa adı, kimsenin kadronun böylesini ve Fenerbahçe'yi bu hallere düşürmesine izin vermemeli yönetim. Fenerbahçeliler kızmasın ama Volkan çok başarılı bir gününde olmasa, geçen hafta Hacettepe'ye attığı kadar gol yerdi ikinci yarıda F.Bahçe. Hayır, hayır bundan Aragones değil, yönetimdir asıl sorumlu...