Ne yazık ki! İddia ve vaadlerinin arkasında durmaya devam ediyor Aziz Bey. Haklı, çünkü başardıkları ortada. Çok kişinin düşlerine sığmayan dönüşümler yaşattı Fenerbahçe'ye. Zaten inanmadan, düşlemeden hayalleri gerçeğe dönüştürmek de mümkün değil. Ancak, Fenerbahçe'nin bu kadroyla Avrupa'nın devleriyle baş edeceğini iddia etmek gerçekçi durmuyor. Kaleden başlayalım. Geçen sezon Serdar gibi yetenekli ve deneyimli bir kaleci ensesinde bulunuyordu Volkan'ın. Bu sezon ise yetenekli ama çok deneyimsiz iki genç var sadece. Defansta geçen sezon Carlos daha diri, genç ve istekliydi. Sık sık uzun deparlar bile atıyordu. Keza, Gökhan müthiş bir gelişme ve katkının altına imza atıyordu. Üstelik Vederson da sağlamdı. Ön liberoda Deniz ve Selçuk sağlam ve hazır, yerinin Avrupa'daki sayılı oyuncularından Aurelio vardı geçen sezon. Bu sezon o bölge tam bir muamma. Orta sahada Appiah gibi birinci sınıf bir oyuncu, Deivid gibi direnç ve teknik küpü futbolcu bulunuyordu geçen yıl. Bu yıl Appiah yok, Deivid sakat, Emre'nin ise süreklilik sorunu var. Görüldüğü gibi geçen sezonki kadro derinliğinden bile yoksun Fenerbahçe'nin şu andaki tek artısı olarak Güiza karşımıza çıkıyor. Tabii ki hâlâ Türkiye'nin en kaliteli kadrolarından birine sahip sarılacivertliler. Ancak, Aziz Bey'in iddia ettiği gibi Avrupa'da ses getirebilecek türden de değil.
İddialarla çelişiyor Peki, şimdi ne olacak? Yönetim iddialarıyla beklentileri yüksek tutuyor, beklentilerin altında bir takviye gören kadrodaki sakatlar, seçeneksizliği arttırıyor. Üstelik Aragones de bir an önce gole giden ama bunu yaparken de gol yenilmeyecek bir oyun anlayışını benimsiyor. Ancak, bütün bunları da elindeki kadroyla hayata geçirecek. İyi de defans, orta saha ve kanatlar bu denli zaaf taşırken, bu iş kolay mı? Nitekim, Gaziantep maçında gol yedi, atamadı ve üstelik rakibin yarısı kadar pozisyona giremedi, Belediye maçında ise rakip 2 kişi eksik kalana kadar gol bulamadı F.Bahçe. Bütün bunlar da beklenti ve iddialarla çelişiyor, ne yazık ki!