Mecburi istikamet

2014 Dünya Kupası Avrupa Elemeleri kuraları çekilip D Grubu'nun şekli şemali belli olunca 'Birinciliğe oynarız' gibi bir duyguya kapıldığımızı itiraf etmeliyiz.
Olmayacak bir şey değildi.
Estonya, Andorra bize göre kaymaklı kadayıf, Macaristan tam dişimize göre, Romanya biraz zorlansak bile geçebileceğimiz bir engel görünümündeydi.
Hollanda da eski Hollanda olmadığı için umutlar yeşermişti.
Derken grup maçları başladı ve biz dört maçta sadece üç puan alarak büyük bir hayal kırıklığı yaşadık.
Gruptaki tüm kredimizi tükettik ve kendi göbeğimizi kesme şansımızı kaybettik. Artık ipler bizim elimizde değil.

İstikrar olsun
Şimdi önümüzde biri kolay, biri sıkıntılı iki maç var ve puan kaybetme lüksümüz de yok. Andorra ve Macaristan maçlarından altı puanı cebimize koyup, önümüzdeki rakiplerin sürpriz kayıplar yaşamasını beklemek zorundayız.
Kalan maçlarda Macaristan ve Romanya'yı mutlaka yenmeli ve Hollanda karşısında da ekstra bir şeyler kazanmak zorundayız ki grupta ikincilik koltuğuna kurulma şansımız olsun.
Abdullah Avcı için"Milli Takım gömleği büyük geldi" diyenler de var, bizim gibi "Hâlâ Avcı" diyenler de. Umalım ki biz haklı çıkalım ve Milli Takım istikrarlı bir şekilde hedefe koşsun.
Aksi halde Avcı kimseye dert anlatamaz ve bizim de "Hâlâ Avcı" deme şansımız kalmaz. Elinde iyi bir takım var, uluslararası tecrübeye sahip oyuncularımız bu gruptaki hesapları değiştirebilecek kalibreye sahipler.
Şimdi gücümüzü görme ve gösterme zamanı. İki maçta altı puan ve geri kalan maçlarda daha fazlasını yapmak Milli Takım'ın mecburi istikametidir.
Yolları açık ola.