Önce kral daireleri, sonra çember çevirme. Sonra odalar, sonra şişe çevirme. "Futbolcularımı şişe takıp kebap yapıyorlar" diyen ve Vatan gazetesinin ortaya çıkardığı seks skandalını, Bild gazetesine yalanlayan Daum'dan çark etme. "Futbolcularım bana yalan söylemiş!" İskambil evler yıkıldı.
***
Kelepçe de taksınlar, zil de. Özel hayata saygı diyelim ve kelepçenin ne halta yaradığını sorgulamayı başkan ve yöneticilere bırakalım. Peki, her meseleyi yalanlamayı maharet bilenlerin, dünyadan haberi olmadığı gerçeğini, nereye sokalım? Kral dairesine mi? Yoksa "Fenerbahçe hasretinden kelepçeler eskittiler" masalına mı?
***
Disiplin komasına giren Kanarya! Yenilgilerin sebebi öyle bir şey!
***
Olaydan sonra Fenerbahçe, futbolcularına yasak koymuş! Adamlara trilyonlar vereceksin. Apolet vereceksin. Forma vereceksin. Ama sorumluluk veremeyeceksin. Ve yasak koyacaksın öyle mi? Yazıklar olsun.
***
Fenerbahçe'nin ağırlığını taşıyamayacak kadar hafif kalan adamların, yasakla ağırlığını kazanması mümkün mü yani? Seks felsefesi, futbol felsefesinin önüne geçiyor da, bu adamlar sahada sürünüyorsa, utanmadan alkışlayalım mı? Bu kulübün duruşu yok mu? Böyle adamlara mahkum olacak kadar, şampiyonluğa mı ihtiyacı var?
***
Sorulacak o kadar çok soru var ki! Bizim futbolcuları eleştirmekteki sebebimiz maç sonuçları değil. Sorumsuzlukları. Spor ahlakından yoksun duruşları. Kırmızı kartlara neden bu kadar sevdalı oldukları. Bu yüzden Fenerbahçe'de koyulacak bir yasak varsa, sorumluluk alamayacak kadar sorumsuz olanlara formayı yasaklamaktır. Ama o güç kimsede yok! Esip gürleyenleri boş verin. Onlar da, 3 yıllık garantili şampiyonluk masalına kelepçeli!