Old Trafford böyle gollere alışık. Fenerbahçe'den Boliç'in attığı golün ardından Tello'nun füzesi de akıllardan çıkmayacak bir gol olarak tarihe altın harflerle geçti. Savunma oyuncusuna çarparak ağlarla buluşan gol, sonuç ne olursa olsun Kara Kartal'ın oyun içindeki gücünü arttıracaktı. Maçın ilk yarısının son dakikalarında Fink topu filelere gönderse her şey daha güzel olacaktı ama olmadı. Sahaya çıkan kadro ve bu kadronun sahaya dizilişi iştahımı kabarttı. İsmail Köybaşı yıllardır Şampiyonlar Lig'inde oynuyormuş gibi rahattı. Bu rahatlık sahanın en ucundaki Bobo'yu da rahatlattı. Zaman zaman forvette zaman zaman savunmanın en önemli hamlesini yaparken gördük İsmail'i. Bravo sana İsmail.
Muhteşem performans Maç boyunca yüreklerimizi ağzımıza getiren pozisyonların tek sebebi savunma ile orta saha arasındaki mesafenin boyu. Topu kendi savunmasından alan her Manchester United'lı futbolcu uzun koşularla Kara Kartal'ın savunması ile karşıya kaldı. Bu pozisyonlarda şans Beşiktaş'ın yanındaydı. Pozisyon şansının yanı sıra bir de sakatlık şansı yanımızda olsaydı. İbrahim Toraman sakatlandı. Yetmedi, bir de Tello sakatlandı. Buraya kadar sorun yok. Ama dakikalar 84'ü gösterdiğinde Mustafa hocanın Bobo-Batuhan değişikliğine anlam veremedim. Hücum hattında ayağında top tutmayı başaran Yusuf neden oyuna alınmaz ki? Ama olsun. 23 maçlık yenilmezlik unvanını Old Trafford çimlerine gömme başarısı yeter de artar bile. Son cümle Rüştü için. Son dakikalarda yaptığın kurtarışlar için sana kocaman tebrikler. Sana da bu yakışırdı. Yine ne kadar büyük bir kaleci olduğunu gösterdin.