Selçuk Dereli'nin, tazminat davaları kazanç yüklü. Bunları hakem camiasının saygınlığı için kazanıyormuş. Saygısızlığın bedeli ödendi diyelim. Peki, adaletsizliğe bedel ödemeyen hakemliği ne yapalım? Dereli'nin yüreklerde yargılanıp, futbola borçlu kaldığı davalar düştü mü? Dereli'nin, kulüplerin tarihi değiştiren hataları için, özür borcu vardı da, ödendi mi? Hafızamızı yitirmedik. Hakemlere güven duymamak, bizdeki futbol toplumu için sır değildir. Selçuk Dereli, davaları kazanarak, mesleğine saygı kazandırdığını düşünebilir. Saygınlık; kazanılan davalarla elde edilen bir şey olsaydı keşke.