Saha avantajı denen şey tamamen kaybolmuş. Yenmeye geliyor herkes. Hiç tartışmaya gerek yok, işte bu hal bile takımın durumunu belgeliyor. Enkaza döndü Trabzonspor, sorumlu yok. Daha senenin başı, tüm hedeflerden koptu Trabzonspor üzerine alan yok. Bir zavallı teknik adam dikildi namlunun ucuna, delinmedik yeri yok. Adam rahat gülücükler yolluyor etrafa. Kayıplar onu ilgilendirmiyor. Kovulmadan gitmem diyor. O aslında kayıplara değil, kazanılan 12 puana bakıyor. Nerede hocalık yaptığının farkında değil. Şu puanı bile başarı sayıyor. İddia ediyorum, hocasız çıksa daha doğru işler yapardı bu kadro. Nasıl bir akıldır ki 20 dakika önce yaptığını bozmak zorunda kalıyor. Hani hoca daha iyi bilirdi. Takımla beraber olan oydu. Bu kadar kötüydü de neden kafadan başladı Yattara. Engin'in ilk 11 futbolcusu olmadığını anlamak için daha kaç maç geçmesi gerekiyor. Yine torbadan çekti galiba.
Tutarsızlığı fark etti Hocalar vardır takımı sırtında taşır, hocalar vardır takımın sırtında gider, bizimkisi bir kere olsun yükün altına girmiyor. Bilakis üzerlerine çıkıyor ağırlığı artırıyor. Yap boz tahtasına çevirdi takımı. Yedekliği tattırmadığı futbolcu kalmadı. Oyuna alıyor, çıkarıyor, baştan oynatıyor beğenmiyor çıkarıyor... Futbolcuları tebrik etmek lazım, şu kadar aşağılanmaya rağmen hâlâ koşturuyorlar. Kasıtlı yapıyor sanki.. İlk yarım saat Kayseri fırtınası izledik. Golün her türlüsünü kaçırdılar. Hiçbir engel görmeden kaleyi karşıya aldılar, sadece birini attılar. Baştan kurduğu yapının tutarsızlığını fark eden Hugo hoca, ya da bir başkası müdahale etti. Yattara-Engin çıktı, Selçuk-Umut girdi. O andan sonra maça denge geldi. Boşa pas yapmadan direkt gole oynadılar. Akıl almaz goller kaçtı. Çift haneli rakamlara çıkması gereken tabela 2-1'le Trabzon kazandı yazdı. Hakem Çakır iyi bir maç yönetti.