Beşiktaş, Kasımpaşa önünde futbol adına ortaya bir şey koymadı ve üç kurban verip üç puan alırken ecel terleri döktü... Açıkçası siyah-beyazlı takım berabere kaldığı ya da mağlup olduğu maçlarda bundan çok daha iyi oynamıştı... Ligin dibindeki Kasımpaşa maçın büyük bölümünde topa daha çok sahip oldu, önde bastı, Beşiktaş'a alan bırakmadı. Normal şartlarda tüm bunları Beşiktaş yapmalıydı... Yapamadılar... Bunun en önemli sebebi, öndeki dörtlü ile arkadaki yedi oyuncu arasındaki kopukluktu. Nihat, Yusuf, Tabata ve Bobo'nun takım oyununa katkıları sıfırın altındaydı. Yalnızca topla buluştuklarında bir şeyler yapmaya çalışan bu dörtlünün iki gol üretmesi sadece günü kurtardı. Denizli inadından vazgeçip sistemini sorgulamalıdır. Bu sistemde Beşiktaş'ın orta alanda topa sahip olması hiç kolay değil. Bir tek Ernst yetmiyor, yetmesi de mümkün değil. Dün uzun süre sonra forma giyen Toraman, Ernst'in yanında oynadı ve henüz tam hazır olmadığı ortaya çıktı.
İmdada Vural yetişti Maçın başında Nihat'ın golüyle öne geçen Beşiktaş rahatlayıp oyunu istediği gibi kontrol edeceğine panikledi... Murat Erdoğan önderliğinde Kasımpaşa orta sahayı ele geçirdi. Orta alanda hiçbir dirençle karşılaşmadan Beşiktaş kalesi önüne gelmeyi başardılar. Ancak o noktadan sonra ne yapacaklarına bir türlü karar veremediler. Beşiktaş tam bunalmaya başlamıştı ki imdada Yılmaz Vural yetişti ve Murat Erdoğan'ı oyundan aldı. İkinci yarıda da görüntü farklı değildi. Önde basıp alan daraltan, çok adamla hücuma çıkan Kasımpaşa, Beşiktaş'ı resmen hırpaladı. Mustafa hoca, Tabata ve Yusuf'un yerine Uğur-Serdar ikilisini alıp ortada denge kurmayı hedefledi ama bu da çok fazla bir şeyi değiştirmedi. Her şey bir yana şu rahat maçta Sivok (Sarı kart cezalısı), Ernst ve Ferrari'yi kaybeden Beşiktaş ağır bir yara almış oldu. Savunma hattı resmen çöktü diyebiliriz... Şu gecenin üç puan dışında tek kazancı Nihat'ın gol atıp moral bulmasıdır.