Gençlerbirliği karşısındaki Fenerbahçe'de, galibiyet treni alın teriyle çalıştı. Gördük ki, iyi futbol start aldı. 8 maçlık tarihi başarının arkasında duran en anlamlı güç budur. Çünkü futbol kimliğini bulamayan takımlar, övgülerle gerçekler arasında sıkışıp kalır. Bakınız: Galatasaray.
Hani o güzel tribün türküsünde "kalbimin en orta yeri..." der ya, İnönü'nün Kapalı'sı tam da o yerdir... Beşiktaş'ın kalbinin en orta yeri... O yer kanıyor... Milyonlarca Beşiktaşlı da kan ağlıyor... Denizli maçında garip şeyler oldu tribünlerde... Tüm tribünler yönetimi istifaya davet ederken, göre...
Diyarbakırspor'un hocası Ziya Doğan 3 maç hak mahrumiyeti cezası aldıydı malum. Bu yüzden Adana'da oynamak zorunda kaldıkları İstanbul Büyükşehir Belediye maçına takımıyla birlikte gidemedi, sahaya çıkıp, kulübesine geçip yönetemedi oyuncularını. Yeni kurallar gereği sadece 90 dakika için değil maç ...
* Tabelada görmeden kimse konuşmuyor. Şimdi millet, 'Hıncal haklıymış'a geldi... * Rijkaard, 'Boğaz'da rakıbalık eğlenirim, hem de para kazanırım' diye Türkiye'ye gelmiş... * Kendine gel. G.Saray, Süper Kupa, UEFA Kupası sahibi. Şu ana kadar senin çapın yetmiyor... * Herkes kendine oynuyo...
Oşarkının imge yüklü sözlerindeki gibi: "Güneş her akşam batıp her gün doğuyorsa / Çiçekler solup solup tekrar açıyorsa / En derin yaralar kapanıyorsa/ En büyük acılar unutuluyorsa/ Neden aynı kalayım söyleyin bana" Rijkaard için repertuar hazırlıyorum. Ola ki kendisinden bir makam istenebilir, okud...