Fenerbahçe, Antalya deplasmanını kolaylaştırması gerekirken elinden geldiği kadar zorlaştırdı. İlk devre Kazım'ın attığı golden sonra Antalya oyuna denge getirdi. Sarı-lacivertlilerde de son haftalara göre biraz kıpırdama vardı. Fakat 3 topun direkten dönmesi, takımın golcüsünün muazzam pozisyonları tüketmesi F.Bahçe'nin aleyhine işleyen şartlardı. Oyunun 2. yarısında Antalya daha cesur ve presi ilerde tutan bir oyun planı uyguladı. Ama bundan sonuç alamadı. Son 10 dakikada 2 takımın da karşılıklı birbirlerini yoklayıp oyunu koparmak istemeleri açık futbol oynamalarının sebebiydi. Antalyaspor'un son dakikalarda bu maçı almalıyım yaklaşımı ve Mehmet Özdilek'in takımını süratle hücuma iteklemesi Antalyaspor'a pahalıya mal oldu.
Virajlar kolay geçilemez F.Bahçe defansından dönen topu sarı-lacivertli ekip Antalya kalecisi Polat'a karşı 3 hücumcuyla çıkınca kalecinin yapacak hiçbir şeyi yoktu ve 1 puanla geleceği deplasmandan sarı-lacivertli ekip böyle bir fırsat golüyle 3 puanla dönmüş oldu. İstatistiksel açıdan baktığımızda 45 yıldır F.Bahçe'nin oynadığı sezonlardaki ilk 7 maçı kayıpsız kapatması tabii ki güzel bir şey hem de bu 7 maçın en az 3'ünü iyi oynamadan alması camia açısından sevindirici görünüyor. Ama yarın karşılaşılaşılacak olan zorlu virajlar bu oyun planı ve bu oyuncu tercihleriyle pek de kolay olacak gibi görünmüyor. Bu tabloya baktığımızda iç sahada F.Bahçe, Gençlerbirliği'ne karşı da 3 puanı kuvvetli ihtimal alacaktır. Ondan sonra oynanacak olan deplasman maçı Fener'in Süper Lig'deki gerçek gücünün görülmesinin aynası olacaktır. F.Bahçe'nin hâlâ bir gerçek golcüye sahip olamaması ve Güiza'nın da fevkalade müsait pozisyonları kaçırması bu forma için gerçek ter akıtanlara külfet olmaktan öteye gitmiyor.