Saat 19.00 civarı Kasımpaşa'ya geldiğimizde Galatasaraylı taraftarların çok haklı isyanları ile karşılaştık. En ucuz yer Galatasaray taraftarları için 120 TL (80 dolar) imiş. Kasımpaşa kulübü sezon başında kombineleri ise numaralıda 100 TL'den satmış. Bunu protesto eden taraftarlar maça girmedi. Adnan Polat ve yönetim kurulu, haklı olarak şeref tribününü terk ederek, maçı az sayıda olan Galatasaray taraftarının yanında izledi. Maça Kasımpaşa beklenmedik şekilde açık oynayarak başladı. Orta sahada öne basan ve usta oyuncuları ile ayağa oynayıp beklentilerin aksine bir oyun ortaya koydu. İlk yarıda Galatasaray'da skora etki edebilecek oyuncular, başta Elano olmak üzere, yürümekle yetindiler. Sol kanatta oynayan Caner Erkin ise Hakan Balta'yı mumla arattı. Yaptığı sayısız pas hatası ile saç baş yoldurttu.
6'da 6'ya rağmen Bu arada Ali Güneş'in kale çizgisinden elle çıkardığı topu penaltı ve kırmızı kartla cezalandıramayan hakem İlker Meral de sınıfta kaldı. Aynı şekilde ikinci yarı kendi önünde Sancak'tan dirsek yiyen Keita'nın pozisyonunu süzemeyen dördüncü hakem de görevinin yalnız tabela kaldırmak olmadığını öğrenmeli. Nonda ve Keita'nın oyuna girmesi Galatasaray'ı hareketlendirdi. Nitekim bu ikilinin kendilerine özgü hareketleri sonucu beraberlik golü bulundu. 65. dakikadan sonra oyunu Kasımpaşa sahasına yıkan Galatasaray son vuruşlarda oldukça beceriksiz davranınca, kaleci Tolga'nın da iyi gününde olması sayesinde, birçok sonuçsuz gol pozisyonuna girdi. Son 15 dakikada sahneye çıkan Arda ve Nonda, zor gibi görünen maçı kolaya çevirirken Nonda ile beraber Mehmet Topal da takımın en iyilerindendi. Altıda altı oldu ama hâlâ aksaklıklar var. Kasımpaşaise 3-1 yenilmesine rağmen Yılmaz Vural ile kalan maçlar için ışık verdi.