Bir zamanlar "Hyundai değil Mercedes jeep isteriz" diyen milli futbolcular görmüştük. Onları ayıplamıştık. Şimdikiler onları mumla aratıyor. Sonunda tüy diktiler ve Tuncay Şanlı sözcülüğünde "Medine dilencisi" tavrını iyice ayağa düşürdüler. Canlı yayında Turkcell Genel Müdürü'nden yeni nesil cep telefonu istediler. Yuh!.. Tek kelimeyle yuh. Açgözlülüğün bu kadarı da fazla. Avrupa Şampiyonası'nda en kötüsü bir trilyon ekstra kazandı. Kulüplerinden yılda ortalama iki trilyon alıyorlar. Hasbelkader şu gruptan çıkar ve finallere giderlerse bir o kadar daha alacakları kesin ama gözleri doymuyor. Milletin gözünün içine baka baka canlı yayında "Hediye telefon istiyoruz" diyorlar. İnanın bana ben bu açgözlü arkadaşlara milli futbolcu sıfatını bile yakıştıramıyorum. Bu arkadaşlar kesinlikle sporcu mantalitesine sahip değiller. Yaşadıkları toplumu umursamıyorlar.
Birer de akbil dağıtalım! Yarı aç yarı tok yaşayan milyonlarca insandan, çocuklarına çikolata alamayan on binlerce babadan, parası olmadığı için ilacını alamayan insanlardan, bebesine mama alamayan analardan da utanmıyorlar. Yuh olsun size be. İsterseniz hepinize birer de akbil dağıtalım, otobüslere de indirimli binersiniz! Sevgili okurlar lütfen kusura bakmayın. Yaşadıkları topluma bu kadar duyarsız olan insanlara tahammül edemiyorum. O nedenle teknik ya da taktik zırvalıkları bugün için bir kenara bırakıp bu konuya değindim. Diyeceksiniz ki yahu bu takım İspanya'yı yener ya da puan alırsa finallere gidecek moral bozmak doğru mu? Allah aşkına yenseler ne olur, yenilseler ne olur. Kendi toplumlarına bu kadar duyarsız olanlar, dünya şampiyonu olsalar ne olur?