İnönü'de çok özel ve güzel bir gece yaşandı. Beşiktaş seyircisi, sezon başından bu yana ilk kez diken üstünde oturmadan baştan sona keyif aldığı bir Beşiktaş izledi. Özellikle de ilk yarı müthişti. Bu inanılmaz futbolun mimarları yeniler oldu. Beşiktaş formasıyla ilk kez sahaya çıkan Fabian Ernst, orta sahaya büyük bir dinamizm getirdi. Çok isabetli bir transfer olduğunu oyunda kaldığı 65 dakika içinde fazlasıyla kanıtladı. Belli ki Beşiktaş orta alanında Ernst lider olacak ve bu zayıf bölgeye büyük bir hareketlilik getirecek. Yenilerden Erkan de sınıfı geçen iyi bir lider. Hemen hemen hiç top kaptırmadı. Orta alanın sağ tarafında hem hücuma, hem savunmaya destek vererek tribünlerden alkış aldı. Özel gecenin, başka güzel adamları da vardı. Örneğin, çoğu kez homurtulara neden olan İbrahim Üzülmez, bu kez seyircinin şarkılar bestelediği ender maçlarından birini oynadı. Bununla kalmayıp, bir de gol attı. Savunmada Gökhan-Zapo ikilisi uyumlu futbollarıyla Antalyaspor'a nefes aldırmazken, Serdar Kurtuluş ile sağ bek olarak ilk defa sırıtmadan düzgün bir 90 dakika geçirdi.
Serdar doğruyu buldu Çok eleştirilen Serdar Özkan, formanın aslanın ağzında olduğunu anlamış olacak ki gecenin dikkat çekici futbolcularından birisi oldu. Bir de enfes gol attı. Sadece Uğur, birçok iyi futbolcunun arasında çok top kaybederken, yine de vasatın altına düşmemeye çalıştı. Bobo'ya gelince... Antalya maçları onun gol patlaması yaptığı oyunlar oluyor. Zaten Beşiktaş gol perdesini onunla açıp, futbolunu dakika dakika yükseltmeyi başardı. İkinci yarıda oyuna girenlerden Yusuf, milimetrik paslarıyla bu takımın en isabetli transferlerinden biri olduğunu bir kez daha dosta düşmana gösterdi. Ernst'in yerine ikinci yarıda oyuna giren Cisse, yine rekor top kayıplarını devam ettirdi. Bu galiba Cisse'yi son kez seyrettiğimiz maçlardan biri olabilir. Doğrusunu isterseniz, sezon başından bu yana böylesine muhteşem bir Beşiktaş'ı ilk kez izledik. Bu Beşiktaş böyle devam ederse, İnönü'de boş bir koltuk kalmaz.