Beşiktaş eğer 53 dakika 10 kişi oynamasa bu maçı kesinlikle kaybetmezdi. Peki kazanır mıydı? Sanırım kazanmaya yakın oynardı ve sahadan yenik ayrılmazdı. Beşiktaş'ın yenilgisinde aslında 3 büyük hata var. Bunlardan birincisi Cisse... Zaten atıldığı dakikaya kadar sahada olmasına rağmen oynamayan tek Beşiktaşlıydı. Onun atılması Mustafa Denizli'nin bütün planlarını alt üst etti ve kozlar Fenerbahçe'nin eline geçti. İkinci neden ise kötü oynamayan Beşiktaş'ın çok kötü savunma hataları yapmasıydı. Kornerden gelen ilk golde İbrahim Toraman, Selçuk'a adeta gol ikramında bulundu. İkinci golde de Zapotocny gibi üst düzey bir defans oyuncusunun yaptığı kademe yanlışlığı Güiza'ya Türkiye'ye geldiğinden bu yana en büyük gol şansını sundu. Üçüncü neden de Mustafa Denizli'nin sahaya yanlış 11 sürmesiydi. Birçokları maç öncesi kadroyu görünce Holosko, Bobo ve Tello'yu 11'de oynatmadığı için haklı olarak afalladılar.
Denizli de pay sahibi Bence üçünün birlikte sahada olması çok büyük bir hata değildi. Ancak bu oyunculardan Tello kesinlikle ilk 11'de olması gereken oyuncuydu. Denizli pekala Serdar Özkan'ın yerine Tello'yu sahaya sürer ve Fenerbahçe'nin en çok korktuğu oyuncuyla Aragones'e gözdağı verebilirdi. Evet, Beşiktaş kötü oynamadığı bir derbide yapılmayacak hataların bedelini ödedi. İkinci yarıda Nobre'nin oyundan alınması bir başka büyük hatasıydı. Bununla da kalmayi kenara alarak Denizli kendisine yakışmayacak büyük falsolara imza attı. Eğer sayısal eşitlik maç sonuna kadar devam etse Beşiktaş son 15 dakikaya kadar forvetsiz oynamak zorunda kalmazdı. Hakem Bünyamin Gezer'e gelince. Cisse'ye çıkardığı sarı kartlardan en azından birisi doğru değildi. Özellikle de ilki... Bu kırmızı kart maçın kırılma noktası oldu ve Beşiktaş, sahada eksik kalmanın cezasını ağır yenilgiyle kaldı. Bence Mustafa Denizli de bu yenilgide pay sahibi olduğunu kabul etmeli. Edeceğini de sanıyorum.