Kazansa da kaybetse de iyi oynayıp oyunu forse eden bir takım olarak görmeye alıştığımız Trabzonspor, ilk kez çok kötü bir görüntüdeydi dün. Hiçbir şey ama gerçekten hiçbir şey yapmadan tamamladılar koca maçı. Oysa Trabzonspor'un fizik gücü yüksek. Canı gönülden de pres yapmaya çalışıyorlar. Ancak bu presi haritalasanız çok amatör ve zekâ parıltısından uzak bir resim çıkar ortaya. 3. ve 2. bölgede üç kişi ile rakibe basmaya çalışıyorlar bir heves. Ancak hamle ve zamanlama sıkıntısı nedeniyle topu alamadıkları gibi arkada da çok geniş alan bırakıyorlar. Antep bu zaafı çok iyi kullanıp rekor sayıda pas yaptı, çok da pozisyon buldu. Belki de en büyük eksik sezon başı formunda bir Hüseyin'di Trabzonspor'da. İlginçtir, ligin en çok şut atan takımı, Antep'in ilk kez forma giyen deneyimsiz kalecisine tek şut atmayı düşünmedi son 15'e dek. Ve çok zor top kazanıp, kolay kaybetti bordo- mavililer. Selçuk'un vasat Colman'ın ise çok kötü performanslarına İsaac ile Yattara'nın çok sıkı markaja alınmaları eklenince uzun süre atak geliştiremedi misafir ekip. Tek forvet ile 4-3-3 de işe yaramadı yani. İkinci yarıda Colman'ın açığını kapamaktan kurtulan Selçuk'un kıpırdanmasından gelen Gökhanİsaac golü, Nurullah Sağlam'ın korktuğu hızlı atağı başına getirmişti. Ancak hemen ardından Trabzonspor savunmasının kepazelik derecesindeki hata zinciri ev sahibine hak ettiği skoru teslim etti. Sonrasında Yanal'ın orta sahayı lağveden Ceyhun-Umut değişikliği ve Trabzonspor'un tümden çöküşü.
İdari beceri şart Sezona 6 yeni ilk 11'ci ile girip dün bunu 9'a çıkaran bir takım için kötümser ve aşırı eleştirel olmak doğru değil elbette. Ancak yeni oyuncuların bari bir yarısı bir maç diğeri sonraki maç iyi oynasa. Bu çarşamba dağınıklığı muhtemelen hafta sonu Olimpiyat deplasmanına da yansıyacaktır. Bu depresyon döneminden çıkmak için çok iyi bir idari beceriye ihtiyacı var Trabzonspor'un. Son 3 maçta 2 yenilgi bir beraberlik alarak büyük düşüş yaşayan takımın hocası "Yanal klasiği" diye eleştirilecek elbette. Kupa gruplarına 3 gollü yenilgiyle başlamayı alışkanlık haline getirmişse hele. O ise işine bakıp çözüm arayacak profesyonelce. Başkanın "Hocaya sorun" lafını fazla dert etmeyerek.