Risk almak! Geçen sezonun Beşiktaş'ı nasıldı? Kolay gol yiyen, zorluk derecesi yüksek maçları kazanamayan bir takım? Peki bu sezon farklı mı? Gol yeme anlamında evet, zorluk derecesi yüksek maçları kazanma anlamında hayır. Peki bu ne demek?.. Şu demek... Transfer döneminde de, hazırlık kampında da, ligin ilk üç haftasında da Ertuğrul hoca savunma sorunları üzerine yoğunlaştı. Oluşturduğu sistemin temelinde de iyi savunma yapmak var. Misal çift ön libero oynayan Uğur ve Cisse'nin ilk görevleri de defansa destek vermek. Yeni transferlerin iyi çıkması da Sağlam için büyük şans. Üstelik yenilerin hepsi savunmacı. Zapo göbekte kırk yıllık Beşiktaşlı gibi oynuyor. Yanına Toraman, Gökhan Zan ya da Sivok'tan hangisi gelirse gelsin performansı değişmiyor...
Sağlam mutlu olmalı Üstelik defans anlamında alternatifleri de çok. Misal Toraman'ı sağ kanada çekip, Serdar Kurtuluş'u ön liberoda kullanabilir... Sol kanatta Tello dışında, alternatifleri olduğu kesin. Göbek zaten malum. Sivok, Gökhan Zan, Toraman, Zapo hep oranın adamı. Hoca mutluluktan uçuyor yani! Oysa Beşiktaş, ligin en iyi hücumcularına sahip. Yani Ertuğrul Sağlam, aslında hücumu her şekilde renklendirebilecek bir takımı savunma oynatıyor. Elindeki silahları doğru kullanmıyor... Bu nedenle, geçen sezon olduğu gibi zorluk derecesi yüksek maçlarda puan kaybetmesi büyük ihtimaldir. Trabzon'da kaybedilen 2 puan (Sağlam bunu 1 puan kazanç olarak görüyordur) bu tezi doğrulayan örneklerden sadece biridir. Galatasaray, Fenerbahçe, Gaziantep, Sivas gibi rakipler karşısında tezimizi doğrulayan yeni kanıtlara ulaşmamız mümkün olacaktır. Ertuğrul hoca büyük hata yaptığını zamanla anlayacaktır. Bir takım, iki ezeli rakibinin puan kaybettiği hafta riske giremiyorsa, ligin final haftalarında nasıl riske girecek düşünmüyor. Kimse kusura bakmasın riske giremeyen de, zafer kazanamaz. Ne kadar risk, o kadar köfte!