Oynatmadılar Bazen böyle olur. Karşımıza oynamayı değil, bozmayı hedefleyen bir takım çıkar, kendi oynamaz ve sizi de oynatmaz. Hele bir de hakem taraf tutarsa işiniz işice zorlaşır. Dün gece olan bu. Belçika ummadığı golü bulunca futbolu çirkinleştirdi. Her fırsatta yere yattılar ve zaman hırsızlığı yaptılar. Fransız hakem de onların ekmeğine yağ sürdü, trafik polisi gibi her pozisyonda düdük çalarak soğutabildiği kadar maçı soğuttu. Beş dakika kesintisiz futbola izin vermedi. Oysa bizim ihtiyacımız olan buydu. Bir atak yapıyoruz, pozisyon buluyoruz, dönüşünce atağı tazeleyebilecek, rakibi oyundan düşüreceğiz ama avantaj nedir bilmeyen hakem buna izin vermiyor. Elbette sadece hakeme bağlayamayız bu sıkıntıyı. Savunmamızın iki kanadındaki Gökhan ve tecrübesiz Çağlar doğru düzgün bindirme yapamadılar. Arda soldan Belçika defansını hırpaladı ama Kazım Kazım iki değil, tek kişilik bile oynamadı. İlk yarıda Semih'i doğru düzgün topla buluşturamadık. Rakip savunmadan dönen topları takip eden Tuncay'ın sakatlanıp çıkması da hesaplarımızı bozdu. Orta alanda Mehmet Topal çok aksadı. Yediğimiz gol bize hiç yabancı değildi. Bundan önceki maçlarda yan toplarda ne yaptıysak yine onu yaptık. Gökhan Zan ve Servet seyretti, Mehmet Topal rakibinin gerisinde kaldı, Sonck da golü attı.
İki puanı çok ararız Karşılaşmanın büyük bölümünde üstün olan bizdik, ikinci yarıda ise tek kale oynadık. Terim, Topuz ve Mevlüt'ü oyuna sürerek kilidi açmaya çalıştı. Mevlüt, Semih, Halil ve Arda ile bindirirken, Emre arkadan destek verdi, deyim yerindeyse Topuz da tek ön libero oynadı. Witsel elle oynadığı pozisyonda hakemler uyuyordu, taraftarın uğultusuyla önce yardımcısı sonra da orta hakem uyandı ve penaltıyı çaldı. Terim'in prensi Emre topun başına geçince tedirgin olduk. Allah'tan bir şanssızlık yaşamadık, eşitliği sağladık. Sonra yine rakip rakip ceza sahası civarında dolaştık. İki hatta üçüncü golü atmamız işten bile değildi ama Belçika'yı kendi sahamızda yenememe geleneğini sürdürdük. Dünkü yazımda Belçika ve Bosna'nın bize ve İspanya'ya çelme takabilceğinin altını çizmiştik, korktuğumuz başımıza geldi. Bu 2 puanı çok ararız. Terim'in, Belçika'nın hocası ile girdiği diyalog da hiç hoş değildi.