Farkı farketmek! Ligin ilk haftasında Antalya karşısında izlenen Beşiktaş kafaları karıştırdı. İlk yarıda yürüyemeyen, ikinci devrede ise koşan bir takım izledik. Bana göre bu görüntünün ikisi de yanıltıcıydı. Eğer yeni sezonda nasıl bir Beşiktaş izleyeceğimizi tartışıyorsak, Antalya maçını dikkatli irdelemeleyiz. İlk 45 dakikada üst üste iki pas yapamayan, orta sahada top tutamayan, ileride etkisiz olan bir Beşiktaş vardı sahada. O umutsuz görüntünün temel sebebi, Aydın'ın (Sakat sakat oynadığı kulağıma geldi) kötü futbolu, Uğur'un hazırlık maçlarındaki performansını mumla aratması, Tello'nun Aydın nedeniyle çok yorulup çok hata yapması, Holosko'nun sağ kanatta uyuması ve Bobo'nun savunma arasında kaybolmasıydı. Peki ne değişti de ikinci yarıda Beşiktaş coştu derseniz, bu sorunun cevabı da basit. Aydın'ın yerine Serdar Özkan girip solu çalıştırınca Tello rahatladı. Önündeki kulvarı kullanma şansı doğdu. (İlk goldeki ortayı yapması bunun kanıtı) Uğur çıkınca Cisse tek başına sorumluluk aldı, daha iyi oynamaya başladı. (İlk yarıda yaptığı tek şey aldığı topu Uğur'a vermekti!) Holosko ikinci yarıda da kötü olmasına rağmen, tek iyi ortasının gol olmasının sebebi de Nobre farkıydı! Holosko aynı ortayı ilk yarıda yapmış olsa muhtemelen Bobo yine kalabalık savunma arasında kaybolacaktı. Bu defa kaybolmadı çünkü defansın dengesini bozan bir Nobre vardı yanında. Sonuç olarak şu noktaya geliyoruz; bir teknik adam sahaya çıkan onbirde ya da verdiği taktikte hata yaparsa oyuna doğru hamlelerle müdahale ederek sorunu çözebilir. Belki sadece bir ya da iki futbolcu değiştirirsiniz ama bu değişiklik bazen tüm takımı olumlu etkileyebilir. Antalya'da olan budur. Nobre ve Serdar Özkan, Bobo ile Tello'yu rahatlatırken, ısrarla bindirmeler yapan Delgado'nun gayretlerinin ve Holosko'nun tek güzel ortasının sonuca ulaşmasına da büyük katkı yaptılar. Ertuğrul Sağlam'ın Antalya'da oyuna müdahalesini alkışlarken, her zaman işlerin bu kadar yolunda gitmeyebileceğine dikkat çekmek istiyorum. Beşiktaş, Milli Takım kadar şanslı olmayabilir! Dolayısıyla gerçek hedef, ilk onbirde doğru tercihler kullanmak olmalıdır. Çünkü her takım size, ikinci yarıda maçı kurtarma şansı vermeyebilir!
