Hakan ısrarı niye Galatasaray'ın şampiyon olması için kalan tüm maçlarını kazanması gerekiyor, gerçek bu. Dün Trabzonspor karşısına çıkan futbolcuların mantık ve istek anlamında bu hedefe başkoyduklarına tanık oldum. Sahaya çıkan onbirin isteği maçı kazanma yönündeydi. Oyunun hemen başında top Trabzonsporlu hangi futbolcuya gelirse gelsin başında iki G.Saraylı futbolcu bitiyordu. Trabzonspor maça şaşkın başladı, G.Saray ise tam tersi hırslı. Oyunun başında 5'te Okan Buruk, 7'de ise Ümit Karan'la G.Saray gole çok yaklaştı. Ardından yine Ümit Karan ve Servet'in üst direkten dönen topunda şanslı olan gerçekten Trabzon- spor'du. Erken kalesine yaslanan Yanal'ın öğrencileri ilk 45 dakikada sadece iki kez G.Saray kalesine geldi o da 41'de Umut önemli bir pozisyonu değerlendiremedi. 45'te Yattara'nın ortası ceza sahasını karıştırdı kafalardan seken topu G.Saray defansı uzaklaştırıp derin bir nefes aldı. İlk 45 dakikası tamamen Trabzonspor yarı sahasında oynanan maçın ikinci yarısına da G.Saray fırtına gibi girdi. 50'de de Ayhan'ın pasında Arda klas vuruşu ile takımını öne geçirdi. Karşılaşmanın ilk yarısındaki yüksek tempo Trabzonspor gibi G.Saray'ı da yorgun düşürmüştü. Takıma kenardan müdahele şarttı. Ama G.Saray'da kenar yönetimi olmadığı için bu refleksi göstermekte zaman alıyordu.
Aslan'ın en kötüleri G.Saray'ın güçten düşüp, Trabzonspor'un dirençlendiği dakikalarda sarı-kırmızılı kenar yönetimi uykudan uyandı sahada basmadık alan bırakmayan Okan'ın ardından da Ümit ve Arda da oyun dışı kaldı. Sahanın en kötü iki ismi Hakan ile Sabri ise ne hikmetse tam uzatmaları da içinde 96 dakika forma giydi. Nonda ise kendine 80'de forma şansı bulabildi. G.Saray gol rekoru kırabileceği bir maçı tek golle kazanıp zirve inadını sürdürdü. Ama G.Saray'da kenar yönetiminin acizliğinin belgesi olarak hafızalara kazındı.