Evinde Asl
Trabzonspor'un ard arda puan kayıplarıyla başladığı ikinci yarıya eğer Bursaspor'u da yenip 3'te 3 yaparak girebilseydi inanıyorum ki şu an camianın beklentileri çok farklı bir noktada olabilirdi. Eminim Galatasaraylılar'ın çoğu dünkü oyundan sonra bunu düşünmüştür.
Hagi ilk defa tek ön libero ve kalabalık bir hücum anlayışıyla başladığı ve bunun neticesinde ilk 15 dakikada 2 gol bulduğu Eskişehirspor maçında çok etkili ve pozitif bir futbol izletti.
Yine de bana göre kadronun ideal şekli stoperde Neill, defansın önünde de Lorik Cana olmalı.
Hagi bazı sabit düşünce ve takıntılarından kurtulamayacak gibi gözüküyor. Bundan dolayı da her hafta farklı bir Galatasaray izliyoruz.
Kaleye atılan şutların sayısına bakıldığında, uzun zamandır girmediği kadar pozisyona girdiğini görüyoruz. Atılan her şut ve bu şutların neticesinde gelen tehlikeler Eskişehir kalesi ve defansına zor anlar yaşattı.
Baros sahneye çıktı
Galatasaray oyuna önde basarak ve Eskişehirspor yarı alanına oyunu yığarak dar alanda oynamanın avantajıyla hem diri kaldılar hem de bol pozisyon buldular.
Dolayısıyla Eskişehirspor doğru dürüst iki pas bile yapamadı. Heralde Bülent Uygun böyle bir Galatasaray hiç beklemiyordu. Hele 44. dakikada gelen 3. gol hazırlanış bakımıyla mükemmeldi.
Uzun zamandır böyle organize atakla gelişen bir gol izlememiştik.
İkinci yarı skorun da getirdiği rahatlıkla daha düşük tempolu geçti. Hagi yine yapacağını yaptı ve gereksiz Neill, Sarp değişikliğiyle maçın seyrini değiştiren kişi oldu. Nitekim takımdaki yorgunluk da baş gösterince ard arda gelen iki eskişehir golü uyuyan rakibi uyandırdı.
Ama taraftarın sevgilisi Baros sahneye çıktı..
Hagi bundan sonra içeride de, dışarıdada aynı oyun anlayışını benimsemeli ve korkak futbol değil, korkutan futbol oynatmalı. Zaten normali de bu, görülen o ki hücum futbolun şu aşamada takıma zarar değil yararı dokunuyormuş.
Ama tabi ki istikrar şart.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.