Herr Kuntz 2

STEFAN Kuntz Ermenistan maçından sonra basın mensuplarının eleştirileri karşısında "Neyi eleştiriyorlar?" diye sordu.
Son bir yıl içinde Faroe Adaları'na yenilen, Lüksemburg ile berabere kalan, Ermenistan karşısında beraberliği zor kurtaran biz değiliz sanki.
Neyi mi eleştiriyoruz? Yukarıda aldığımız sonuçlardan biri bile başlı başına istifa sebebiyken hiçbir şey olmamış gibi davranmayı, elimizdeki güçlü jenerasyonu bir türlü takım yapamayışımızı, kadro seçiminde zerre kadar adalet olmayışını, oyun okuma ve değişikliklerdeki hataları… Hangi birisini sayalım. Stefan Kuntz sistemli gelişim sözü verip, bir arpa boyu yol bile kat edemedi.
Bunun yerine ,"Takımın şu anki realitesi bu", Türk futbolunun akademisi yok" gibi sözler söylemeyi seçti. Almanlar, Japonya'ya hazırlık maçında 4-1 kaybeden milli takımın hocası Hansi Flick'in gözünün yaşına baktı mı?
Sonra, "Biz neyi eleştiriyormuşuz!".
Herr Kuntz'un memleketinde güzel bir söz var. Daha önce de yazmıştım. Jeder ist seines Glückes Schmied...
(Herkes kendi kaderinin demircisidir) Bilmem anlatabildim mi?

Futbolu altındı, yöneticiliği değilmiş

Hamit Altıntop'un futbolculuğuna söyleyecek tek sözüm olamaz.
Çok değerli bir kariyeri layığıyla noktaladı.
Ancak her iyi futbolcu, iyi teknik adam ya da iyi futbol yöneticisi olacak diye bir kaide yok. Hamit Altıntop buna güzel bir örnek oldu.
Faroe Adaları yenilgisinden sonra masaya vurarak "Ben sorumluyum ya. Bunlar otuz yıl önceki medya oyunları" dediğini hatırlarsınız.
Medyanın her işi düzgündür diyecek halim yok ama medyayı iyi tanıyacak kadar bu ülkede kaldıysa; ülkenin futbol dinamiklerini, oyuncu havuzunu, ülke futbolunun sadece gurbetçi futbolcular ve futbol adamlarından ibaret olmadığını anlayacak kadar da zamanı olmuştur diye düşünüyorum.
Oysa Hamit Altıntop, zihniyet değişikliği sözü vererek geldiği makamda dar bir çevreye hapsolmaktan kurtulamadı.
Alman futbol kültürü iyidir elbet ama insanları ötekileştirip, bir kısım gurbetçi ile yol almayı futbol kültürünü değiştirmek olarak görmeyi kabul edemiyorum.
Mevlana ne de güzel söylemiş… Meşe gölgesinde filizlenen yosunlar, kendilerini meşe fidanı sanırmış.

Eksiğimiz Motto mu?

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi Ermenistan beraberliğinden önce yaptığı açıklamada "Bizim Çocuklar" mottosunu değiştireceklerini açıklamıştı.
Her şey tamam da eksiğimiz mottoymuş gibi! Sözüm yok. Bazı motto, sıfat ya da sloganlar takımları yüceltir.
"Filenin Sultanları", "12 Dev Adam", "Biz bitti demeden bitmez" gibi… Ancak bu kelimeleri özel kılan ona değer katan oyuncular ve takımlardır. Oysa biz son yılların en iyi jenerasyonlarından birini göz göre göre heba ediyoruz.
Ermenistan beraberliği bardağın taşmış olduğunu görmeyen TFF yönetimine belki de son bir uyarıydı.
Oyuncuların bireysel potansiyeli ile Letonya'yı yenip, belki bir de ekstra puan alarak bu gruptan çıkabiliriz.
Ama Euro 2020'den farklı bir sonumuz olmaz. Ne mi olur?
Yazık olur.