Kongre için kararım

Beşıktaş'ın olağanüstü kongresine 3 gün kaldı. Yazılarıma alıştınız; hep futbol düzeninin nasıl olması gerektiğini sizlere yazdım. İsterdim ki yine böyle bir yazı yazayım. Yıllarını Türk futboluna vermiş bir abiniz olarak, sizlerin bana saygı gösterdiğinizi de çok iyi biliyorum. Ancak bilhassa sosyal medyada, bu kongrede kimi destekleyeceğim konusunda çok içten sorular alıyorum. Geçtığımız kongrede Hasan Arat'a destek vermiştim. İsterdim ki Hasan Bey, birdenbire yok olmadan önce kendisine yapılan eleştirilere cevaplar verebilseydi. Ama birden ortadan kayboldu ve camia şok oldu. Sayın Hüseyin Yücel ve yönetim kurulunun tamamı, isteselerdi mayısa kadar devam ederdi. Başkanlık koltuğuna oturabilirlerdi. Fakat Hüseyin Yücel ve arkadaşları, "Camianın onayını almak istiyorum." diyerek seçim kararı aldı ve başkan adaylığını açıkladı.

Ardından Serdal Adalı 4. kez aday olduğunu açıkladı. Sayın Serdal Adalı ile bir dönem Yıldırım Demirören'le birlikte yöneticilik yaptım. Kendisi çok iyi bir Beşiktaşlıdır. O dönemde 75 milyon dolarlık bir kredi çıkmıştı. Yönetimde yalnızca ben, "Bu krediyle borçlarımızı kapatalım." demiştim. Fakat maalesef bu kredi, ağırlıklı olarak Portekizli futbolculara ve Ahmet Bulut ile Mendes'e menajerlik ücreti olarak ödendi. Şimdiki 170 milyon dolarlık borç, faizle birlikte oluştu. Ayrıca UEFA'ya yanlış rapor verilerek Beşiktaş'ın Avrupa kupalarına katılması engellendi. Sonrasında Sayın Serdal Adalı, Fikret Orman'ın yönetiminde asbaşkan olarak yer aldı. Demek ki Beşiktaş sevgisi olan insanlar, konu Beşiktaş olunca yönetimlerde görev almak istiyorlar. Kendisine kefilim; hiçbir şekilde maddi usulsüzlük yaptığını duymadım. Bilsem, zaten her zaman yaptığım gibi açıkça mücadele ederdim.

Ancak Sayın Serdal Adalı, Sayın Hüseyin Yücel ve yönetimdeki kişileri "Hasan Arat'ın devamısınız." diyerek eleştiriyor. Tüm seçim propagandasını bu şekilde yapıyor. Sayın Hüseyin Yücel ve ailesini, bilhassa babası Enver Yücel'i yakından tanırım. Çok temiz bir geçmişe sahipler. Allah daha çok versin, oldukça varlıklılar. Mete Vardar, benim oğlum. Tüm camianın bildiği gibi, yönetimlerde olduğu sürece çok fazla çalışan ve maddi-manevi hizmet eden bir kongre üyesidir. Onur Göçmez, Beşiktaş'a her şeyini veren iyi bir Beşiktaşlıdır. Ayrıca Onur Göçmez, benim 5 sezon formasını giydiğim Bandırmaspor'un onursal başkanı ve Arkas Lojistik'in CEO'su olarak futbolun tam içerisinden gelen bir kardeşimdir. Yeni yönetimde yer alacak kişileri de uzun uzun inceledim. Beşiktaş'a katkı verecek insanlardan oluşuyor. Özellikle rica ediyorum; yönetim kurulu listelerini iyi inceleyerek oyunuzu kullanın. Mesela Mete Vardar, Şenol Güneş'i Beşiktaş'a kazandırdı. İki şampiyonluk ve Avrupa'da rekorlar geldi. Şimdi bu yazdıklarımı alt alta topladığımda, Beşiktaş'ın sevilen bir abisi olarak, Sayın Hüseyin Yücel'in olağan kongreye kadar bütün borçları ve futbolcu alacaklarını kapatacağını açık açık söylediğini belirtmek isterim.

Beşıktaş'ın varlıklı insanlarıyla görüşerek banka borçlarını kapatmayı planlıyor. Beşiktaş'ın en büyük handikapı bu borçtur. Bu borç kapanırsa, yılda 50 milyon Euro faizden kurtulacağız. Bu konuda benim de açıklamalarım oldu ve sözümün arkasındayım. Beşiktaş'a gönül vermiş dostlarımızın bu konuya el uzatacağından eminim. O zaman, tüm bunları değerlendirerek, oyumu gönül rahatlığıyla Hüseyin Yücel'e vereceğim. SAYIN Serdal Adalı'nın da her zaman Beşiktaş'a destek olacağını bilerek gözlerinden öperim. Birlik ve beraberlik içinde Beşiktaş'ın iyi günlerinde buluşmak dileğiyle. BIR sözüm de "Beşiktaş battı, Arap sermayesi alacak." diyenlere: Yazıklar olsun! Beşiktaş batmaz. Beşiktaş, Türkiye'nin en büyük camiasıdır. Üç büyükleri kıyasladığımızda en fazla borcu olan Galatasaray, sonra Fenerbahçe, en az borç ise Beşiktaş'tadır. O zaman Beşiktaş neden batsın? Saygılarımı sunar, centilmence geçen bir kongre dönemi diliyorum. Umarım bu hava pazar günü seçime de yansır. İki başkan adayı da kucaklaşır.