Ne umduk ne bulduk?
Öyle bir transfer dönemi yaşıyoruz ki, büyük takımlar antrenman tesislerinde petrol bulmuş gibi yıldız transferi yapıyor. Hal böyle olunca kalite ve kadro derinliği olarak Anadolu takımlarıyla aralarındaki makasın açılmaması mümkün mü? Ama gelin görün ki, İstanbul'un üç büyüğü ilk hafta maçlarında "al birinden, vur ötekine" misali tat-tuz vermedi.
Ayar kaçtı mı?
Galatasaray, Kayserispor deplasmanında Torreira'yı aradı. Kalitelerine söz söylenemeyecek İcardi, Zaha ve Angelinho "zamana ihtiyacımız var" diye bağırdı. Olimpija rövanşının formalite olduğunu rakip dâhil herkes biliyordu. Yine de Zaha'nın gelmesiyle kimyası bozulan Kerem'in top kayıpları ve Torreira'nın kırmızı kart görmesi can sıktı. Bu takıma Tete dışında en az iki yıldız daha katılacak. Ama bazı bölgelerde birikme oldu. Maaşlarda denge bozuldu. 8+3 matematiği zorlaştı. Şampiyon takımın ayarlarıyla bu kadar oynamak doğru mu? Okan Hoca'nın işi geçen yıldan daha zor olacak.
Ayaklar yere bastı
Gaziantep'e karşı yirmi dakikaya iki gol sığdırıp, maçın sonunu zor getiren Fenerbahçe, onca yetenekli oyuncusuna rağmen mücadele etmeyince kalitenin bir yere kadar yeteceğini daha ilk lig maçında anladı. Potansiyelli bir takım olan Samsunspor'a karşı oynayacakları deplasman maçı öncesi bu iyi bir uyarı oldu. Fred, Cengiz ve orta saha takviyesi ile kadro planlaması yerli yerine oturacak. Kaleci konusuna gelince... Altay bu kadar eleştirilecek kaleci değil. Ama artık dikiş tutturması zor. İsmi geçenlerden De Gea son üç yılda, bir kariyere yetecek kadar hata yaptı. Navas büyük kalite ama en çok iki senesi kaldı. Livakovic ise eldiveni uzun süre taşır. Unutulmasın. İyi kaleci maç da kurtarır, şampiyonluk da!
Rashica morali
Beşiktaş yönetimi transferde ezeli rakiplerine ayak uyduramadığı için çok eleştirildi. Ancak Rashica transferi havayı değiştirdi. Taraftarın gözünde Galatasaray'a karşı Halil'in rövanşı fazlasıyla alınmış oldu. Asıl önemlisi, savunma yönü de olan iyi bir kanat oyuncusu ile takım güç kazandı. Beşiktaş muhtemelen üç takviye daha yapacak. İsmi değil, cismi büyük oyuncular gelirse şampiyonluk denkleminde siyahbeyazlıları hesaba katmayanlar yanılır. Unutmadan..! Dün bir, bugün iki. Eski alışkanlıklar hortlamaya başladı. Konferans Ligi Play-Off'u aşamasında erteleme beklemek nedir? Maç takviminde tek bir boşluk yok! Süper Kupa'ya zor tarih bulundu. Avrupa Şampiyonası var. Yerel seçimleri de unutmayalım. Yirmi takımlı ligde neyi, nereye erteleyeceksiniz?
İlk büyük maç
Galatasaray-Trabzonspor maçıyla Süper Lig havasına tam anlamıyla girmiş olacağız. Büyük maç için tarih çok erken. Taşlar henüz yerli yerine oturmadı. Sezon başı olması bence Trabzonspor'un işine gelir. Kadro kalitesi çok yükselen Galatasaray henüz istenen kıvamda olmasa da bence galibiyete daha yakın. Trabzonspor sürpriz yapamaz mı? Yaparsa şu sıra yapar. Bu maç golsüz bitmez!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.