Cumartesi gecesi ateşi

Saturday Night Fever. Ne keyifli filmdi ama… Bee Gees müzikleri eşliğinde John Travolta dansları… Bu sefer, Cumartesi gecesi aynı saate sığacak 10 maçta futbolcuların sahadaki dansını izleyeceğiz. Gecenin kalbi Aslantepe'de Galatasaray- Beşiktaş derbisinde atacak. Ama o kadar çok kader maçı var ki! Ankaragücü-F.Bahçe karşılaşması iki takım için de ya tamam, ya devam maçı. Erzurum-Kasımpaşa maçı ateşten gömlek. Sivasspor- Başakşehir, Kayseri-G.Antep ve Rize-Malatya maçları farklı mı? Hemen her takımın bir amacı, tutunması gereken bir dal var. İşte futbolseverleri böylesine heyecanlı, böylesine tansiyonu yüksek, böylesine keyifli karşılaşmalar bekliyor. Cumartesi gecesinin ateşi bazı takımları yakacak, bazı takımların ise içini ısıtıp, zafere taşıyacak. Cumartesi 20.30'dan 22.30'a…Dilerim başrol hakemlerin değil, futbolcuların olur.

BU KADAR DA DEGIL!
Sezon boyunca müsabaka hakemleri ve VAR'ları çok eleştirdik. Benzer pozisyonlardaki farklı kararlar can sıktı. Standartsızlık eleştirilerin odak noktası oldu. VAR incelemelerinin uzun süre alması ve operatörlerin durumu polemiklere yol açtı. Velhasıl Merkez Hakem Kurulu'nun başı bu sezon da çok ağrıdı. Ama gelin görün ki ben bu kadar bariz, bu kadar rahatsız edici, bu kadar aptalca bir hakem kararını çok az gördüm. O da gitti, 1.Lig 'in en kritik maçlarından birine denk geldi. Adana Demirspor-Balıkesirspor maçında ofsayt gerekçesiyle iptal edilen gol, sözün bittiği yerdir. Görmeyen ya da duymayanlar için, "gol pasını hücum oyuncusuna rakip attı" demem sanırım yeterli olur. Suat Arslanboğa'nın 10 metre önünde… Güya hizadaki kıdemli yardımcı Mehmet Ali Akkor'un ısrarla bayrak çekmesini de unutmamak gerek. Üstelik aynı yardımcı, bir metre geriden çıkan Balıkesirli oyuncunun pozisyonuna da ofsayt kaldırarak adeta "ben niye buradayım?" dedi. Ezcümle… Bu yardımcı, bu seviyedeki maça nasıl çıkabiliyor? Suat Arslanboğa gibi tartışılan bir hakem böyle kritik maça nasıl atanıyor? İşte bunlar Serdar Tatlı'nın cevaplaması gereken sorular olarak orta yerde duruyor. Mevcut MHK iyi işler de yaptı. Kabul. Ama bu olay ger-çekten ,"Yok artık! Bu kadar da değil" dedirtti.
G.SARAY'IN SEÇİMİ
G.Saray 'da seçimin iptal edilmesi ortalığı karıştırdı. Mustafa Cengiz yönetiminin devletten açıklama gelmeden, "niyet okuyarak" erteleme yapması istifa ve polemiklere yol açtı. Kimi başkanın adaylık için yeterli imzayı bulamadığını iddia etti, kimi "Terim'in ayrılmasını bekliyor"dedi, kimi de kayyum tehlikesine vurgu yaptı. Prosedür doğru işlemeyince her kafadan bir ses çıkması nasıl engellenir ki? Mustafa Bey resmi açıklamayı beklemeyerek bu yolu açmış oldu. Ama G.Saray öyle ya da böyle artık seçim havasına girmiştir. Kulisler hareketlendi. "Taht oyunları" başladı. Mustafa Başkan aday olmayacağını dün resmen açıkladı. Meydanda üç aday var. Bir de Işın Çelebi'yi kattık mı denklem karışıyor. Galatasaray'ın Ağustos ayına kadar İki yüz elli milyon liranın üzerinde ödemesi var. Kadroyu gençleştirerek, revize etme zorunluluğunu unutmayalım. Şampiyonlar Ligi olmazsa Stadın isim hakkı falan da ancak günü kurtarır. Yani her şeyden önce sıcak para akışını sağlayacak bir yönetim gerek. Fatih Terim'in geleceği de önemli bir başlık. Devam edecekse hocanın pozisyonu, karışacağı ve karışmayacağı konular mutlaka ilk günden belirlenmeli. Bunu yapabilecek cürümde bir isim başkanlık makamında oturmalı. Sonrasında iç barış sağlanıp, Galatasaray'ın ve Galatasaraylıların menfaatleri için kollar sıvanmalı. Ama bu kargaşada bu kadar iş nasıl yapılacak bilemiyorum. Zordu. Daha da zorlaştı.
BAŞARMAK İÇİN İNANMAK GEREKİR
Beşiktaş bu sezon şampiyonluğa ulaşırsa gerçek bir başarı hikâyesine imza atmış olacak. Siyah-Beyazlı takımın rakiplerine göre bütçesi ve kadro derinliği kısıtlı. Kimse inkâr edemez. Ama Sergen Yalçın, sakat denilen Aboubakar ve Josef, geldikleri takımlarda yedek kulübesine demir atmış Ghezzal ve Rosier, 19 yaşındaki Ersin ve 38 yaşındaki Atiba gibi oyunculardan taş gibi bir takım oluşturmayı başardı. Gün oldu yönetimle sürtüştü. Gün oldu medya üzerinden açık açık serzenişte bulundu. Bu süreçte başkan Ahmet Nur Çebi, hocasının arkasında durmayı başardı. Başardı demem laf olsun diye değil. Gerçekten zor günler yaşandı. Ama gelinen nokta da sakat ve hastası da olsa, iki günde bir maç da oynasa, "biz ne olursa olsun kazanacağız" diyebilen bir teknik adam ve ona bu güveni veren bir oyuncu grubu çıktı ortaya. Başarı işte bu inançla gelir. Kolay olanı herkes yapıyor. Önemli olan zor olanı başarmaktır.
TEŞEKKÜRLER GÜZEL DE...
Fenerbahçe Yönetimi ve Başkan Ali Koç muhtemelen şu günlerde Emre Belözoğlu'nu birkaç hafta önce görev getirmediklerine hayıflanıyordur. Yedi maçta kazanılan 17 puan bir yana, ortaya konan oyun aklı da Erol Bulut dönemine göre çok farklı bir Fenerbahçe izlememize yol açtı. Eksikler elbette var. Ama bunları düzeltmek için de, bir aydan daha fazla zamana ihtiyaç var. Bu gerçekler ortadayken başkan geçenlerde, "bugün geldiğimiz noktayı kendisine borçluyuz" diyerek Erol Bulut'a teşekkür edince kafam karıştı. Evet… Emeği övmek, hakkı teslim etmek takdir edilecek bir davranış şeklidir. Ama taraftarın unutmadığı, Ali Bey'in de unutmaması gereken şeyler var! Kasım'dan, Aralık'a 6 maça 4 yenilgi sığdırmayı başaran Erol Bulut'un Fenerbahçe'siydi. Sahasında yenilgi serisi yaşayan, G.Saray ve Beşiktaş karşısında yıkıcı mağlubiyetler alan yine aynı F.Bahçe'ydi. 8 haftada 3 yenilgi, bir beraberlik almış Beşiktaş ve Sergen Yalçın'a karşı evinde, hem de 11'e, 10 oynarken 4-3 yenilerek hayat veren de Erol Bulutlu Fenerbahçe idi. Bakın! büyük takım gibi oynamayı unutmaktan falan bahsetmiyorum bile… Erol Bulut Fenerbahçe'de beklentilerin uzağında kaldı. Bu kesin! Tribünde seyirci olsa gidişi çok daha sancılı olurdu. Bu da kesin! Ali Koç'un gelecek yılın teknik adamı için vereceği kararın çok zor olduğunu ısrarla tekrarlamamın sebebi işte tam da bu yüzden.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.