Hikayeden masala!
Bizim birinci sorunumuz motivasyon. Grupta kaybettiğimiz tüm maçlara bakın, hepsinde bir garip sarhoşluk hali içindeydik. Ne zaman yumurta kapıya dayanıyor, o zaman işi sıkı tutuyoruz. Macarlar karşısında yaptığımız buydu, hedefe kilitlendik, iyi motive olduk ve bir an olsun pes etmedik... Ne golü atınca havalandık ne yedikten sonra yıkıldık. İnanmışlık böyle bir şey... Aslında ilk dakikadan itibaren rakip kaleyi yokladık ama kapıyı tıklatıp geri dönmekten öte gidemeyen yoklamalardı bunlar. Nuri ve Selçuk'un çıtkırıldım oyunları, orta alanı kontrol etmemizi zorlaştırdı. Dolayısıyla Macar defansından dönen topları alıp, ikinci, üçüncü bindirmeyi yapamadık. Savunmanın dengesini bozmak için oysa bunları yapmamız şarttı.
Taçtan gol yedik...
İlk devrenin sonlarına doğru, Arda'nın insanüstü gayretine, Alper Potuk'un becerikli bindirmeleri eklenince Macarlar bunalmaya başladı. Aradığımız baskı buydu. Nitekim golü de bu baskı sırasında bulduk. Kafayı Burak vurdu ama ortayı yapan Arda'nın goldeki katkısı ondan az değildi. Sonra yıllar once Terim döneminde izlediğimiz bir korku filmi girdi vizyona; taçtan gol yedik.Taçtan yani penaltıdan falan değil... Hamit'in takviye olarak oyuna dahil olması doğru ama yürüyen Nuri dururken koşan Alper'in çıkması garipti. Dün geceye kadar 18 puanla çıkma şansımız vardı, artık 19 puanla bile çıkamama riskiyle karşı karşıyayız. Macaristan; Estonya, Andorra ve Romanya'yı yendikleri anda 20 yapar, iş biter. Yani, yanisi şu Macaristan, tornistan..!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.