09 Mayıs 2011 | Pazartesi

Gökhan Gönül iftiharla sunar

Fenerbahçe dün gece intiharın eşiğinden döndü.
İlk yarıda olağan dışı bir takım.
İkinci yarıda olağanüstü bir sonuç.
Ama olağanüstü bir futbolcu da sahada. "Gökhan Gönül iftiharla sunar" Ayaklarındaki ışık gece boyunca sönmedi.
Liderlik denen kutsal emanete sahip çıkan militan da oydu.
Topla her buluşmada ayaklanan da..

* * *
Fenerbahçe adına temkinli bir başlangıç, ya da "sabır işçiliği" diyelim.
Liderliğin karşısında Karabükspor'un gardını alacağının ve dayanıklı bir karşılama töreni bulacaklarının bilincindeler. Karabükspor'un maçın başında Santos'un alanından tehlikeli bindirmeleri var.

* * *
İlk çeyrekte bol taktikli hesaplaşmalar zinciri. Karabükspor'un orta alanı kalabalık tutması, Fenerbahçe'nin oyuna ağırlığını koymasına set çeken bir anlayış. Bunu Karabük adına, "Av olma içgüdüsünün dışa vurumu" olarak yorumladım.
Ama Fenerbahçe'nin çok adamla bindirme isteğinde, savunmada az adamla yakalanma riskini de Fenerbahçe adına "av olma" gerçeği kabul ettim. Karabükspor'un böyle bindirmeleri de fazlasıyla mevcut.

* * *
Fenerbahçe'de bu yarıda dikkat çeken isimler Mehmet Topuz ve Gökhan Gönül.
İkisi de iliklerine kadar mücadele ediyor.
Ama savunma tek hat üzerinde bir intihar vadisini andırıyor. Özellikle Santos, anahtarını rakibine uzatan gardiyan rolünde. Niang yokları oynuyor, yardımlaşma sıfır. Emre'nin ofansif yanı pasif..
Stoch'un top ayağındayken dizginler boşalıyor, rakip kale önünde eli ayağı boşalıyor. "Beklenen golün uzaması telaş getirir mi?" diye kendime sordum ama Fenerbahçe'nin böyle maçların altından kalkacak tecrübesi olduğunu da not düştüm.
Ama ilk yarının Fenerbahçe adına bendeki özeti. "Bunlar geceyi yokuşa sürüyorlar!" Ve özel bir not düştüm. "Devre arasında bu takıma yürek masajı gerekiyor!"

* *
İkinci yarıda Fenerbahçe rakip alanda daha çok görünüyor. Bol aksiyonlu sahneler de var.
Ama Karabük orta alanının bol paslı sisteminin bir yanı uyutma taktiğinde, öbür yanı tetikte. 4'e 2 yakaladıkları bir pozisyon var, neredeyse "yarım gol." Ama gecenin en parlak ışıklarından biri Gökhan Gönül, bu pozisyonun imha edilmesinde de baş oyuncu.
Ve 66.dakikada Lugano'nun golü.
Bu golde "Talih melekleri Fenerbahçe için Karabük'e gelmiş" dedim ama Alex'i yine tırnak içine aldım. Muhammed'i hataya, Lugano'yu gole sürükleyen adam Alex'ti… Fenerbahçe'nin zor günlerinde ortaya çıkan hızır.

* * *
Golden sonraki Fenerbahçe'nin aşka tutunma dakikaları.
Rakibin önce omuzlarını, sonra direncini çökertti.
Çok net pozisyonları harcamak da, gecenin en bonkör yanı.


* * *
Dün gece herkes bir yana, Gökhan Gönül bir yana.
Yüreğinden bile ter aktı.
Hele maçın son saniyelerindeki müdahalesinde görüntüyü dondurdum. "Bu adam şampiyonluk pastasının mumlarını da üflüyor" dedim.

* * *
Bu sonuçla, Fenerbahçe anlamlı bir sona doğru güvenle ilerliyor.
Tören adımlarıyla… Şampiyonluğa ısmarlanmış kahve tadında…

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor