Fenerbahçe'de yenilgilerin kelepçesi Ankaragücü maçında kırıldı. Galibiyet golünden sonra, kaleci Volkan'ın bir koşusu vardı. Sonra taraftara yalvaran açıklamaları. İsli lambanın yeniden "Fener" oluşu. Komadan çıkış... Hastanın iyileşmesi... Koca Fenerbahçe'nin, harcanan onca paraya, onca görkeme karşılık. Bir Ankaragücü maçıyla, hayata dönmesine şaşırıyorum.
***
Defans yolgeçen hanı. En sıradan takımlara bile çuvalla pozisyon veriliyor. Roberto Carlos'un aslı gitmiş, sureti kalmış. Buna rağmen Fenerbahçe'nin gösterdiği saygı, Carlos'ta mevcut değil. Bilica'nın kulağını bile çekemeyenler, kahrını çekiyor. Takıma hayat veren tek kişi Alex. Tek şarkı için albüm alırsınız ya, Alex aynen öyle. Güiza bir gol attı ya, mesele halloldu. Bu devrik kral, sezon başından beri harcadıklarını bir sepete koysun, maçtan sonra eve götürsün. Saysın... Saysın... Onu adamdan saymayanlar haksız sayılmasın. Güiza'nın bir maçla kendisini ödeştirmesine şaşırıyorum.
***
Adaletsizlik adına meşru müdafaa başkadır. Gayri meşru zemin yaratmak başka. Yani hakemleri korkutmakla, adaleti cesaretlendirmek mümkün değildir. Geçen hafta Aziz Yıldırım'a hak veren büyük yorumcular, Ankaragücü'nün sayılmayan golünde hangi deliğe saklandı? İstenen adalet değil ganimettir. Geçen hafta yüksek sesle haykıran Aziz Yıldırım'ın... Ankaragücü maçından sonra, sessiz keyif sürmesine şaşırıyorum.
***
Galatasaray da farklı değil. Aziz Yıldırım'ın savaş dansına eşlik eden Adnan Polat, istediği hakemi Antalya'da buldu. Galatasaraylı Caner'in, Antalyalı Sedat'a, ilk yarının son dakikasında yaptığı hareket tartışmasız penaltı. Bu penaltı hakkında, satır aralarında bir isyan arıyorum ama nafile. Üstünü ört, kimse uyanmasın. Adaletsizliğe kucak açanların, hangi yüzle adalet istediklerine şaşırıyorum.
***
Nihat Kahveci takıma girdikten sonra, Beşiktaş'ta armoni bozuldu. Bütün kayıpların arkasında Nihat var. Pozisyonları beceriksizlik şeridi. Bencillik humması. 5 milyon euro alan birini kazanmak için, Beşiktaş kendini harcıyor! Koca Beşiktaş'ta, Nihat Kahveci'ye gösterilen toleransa şaşırıyorum.
***
Bir kaos ortamında, yolunda sessiz sedasız yürüyen Kayserispor'a bakıyorum. 400 bin dolarlık Makukula'nın attığı gollere, her hafta şapka çıkartıyorum. Bütün takımın amatör ruhla mücadelesini alkışlıyorum. Ama tamamen büyüklerin lehine çalışan bir düzende. Kayserispor'un hâlâ lider olmasına şaşırıyorum.
***
Yüzlerini "başkanların korkusuyla yıkayan" hakemlere gelince... Onların, maçların kaderini değiştirmelerine. Puan cetveliyle oynamalarına. Ve meslek gururunu hiçe saymalarına. HİÇ ŞAŞIRMIYORUM...