Trabzonspor, ilk yarıda sahadan sildiği Beşiktaş'a Avni Aker'de ikinci devrede boyun eğdi. Yattara ile ilgili soruya "Körlere gösterdim" diye ukalalık yapan Broos da dün bordo- mavili takımın kör teknik adamıydı. Song, Colman, Selçuk, Gabriç sapır sapır döküldü. Ancak Broos, geç ve yanlış değişikliklerle Beşiktaş'ın ekmeğine yağ sürdü. Mustafa Denizli ise ilk yarıda ceza sahası önüne kurduğu duvar ile bordo- mavililere geçit vermedi. Denizli baktı ki, şansı da yerinde yaptığı iki değişiklikle Yusuf ve İbrahim Kaş'ı oyuna aldı ve Broos'u rezil etti. Broos ise sahaya çıkardığı onbirle, yaptığı geç değişikliklerle ve de Beşiktaş'a "Buyur ağam" dedi. Yani milleti "kör" olarak suçlayan Broos'un dün geceki maçta bir elinde beyaz bastonu eksikti. Trabzonspor'un yediği gol öncesinde de Kuddusi Müftüoğlu, hemen önündeki pozisyonda topu koluyla (omuzu ile değil) düzelten Yusuf'u görmedi. O pozisyondan sonra da Colman'ın kaptırdığı top gol oldu. Trabzonspor'un özellikle ilk yarıda gollük pozisyonlarına Hakan geçit vermedi. Hakan, dünkü maçın kahramanı idi. Beşiktaş ilk yarıda öylesine berbat oynadı ve oyunu çirkinleştirdi ki, kalenin önünden ayrılmadılar. Siyah-beyazlılar ilk kornerlerini 41. dakikada attı. Trabzonspor ise adeta bir beceriksizlikler ordusu idi. Kale önlerindeki fırsatları değerlendiremezsen olmaz. Yani sözün özü; atamayana atarlar. Bir de daha önemlisi büyük takım, kriz günlerinde büyüklüğünü gösterir. Küçük takım ise dün geceki Trabzonspor gibi ne yaptığını bilmeyen bir teknik adamın elinde oyuncak olur. Beşiktaş için söylenecek tek söz var. O da, herkesin kızdığı Mustafa Denizli ile şimdilik krizi durdurdu. Avni Aker'de dün gece güzel bir şey vardı. O da bordomavili seyircinin kazanan Beşiktaş'ı ayakta alkışlaması ve de "Fatih Tekke" diye bakar körleri uyarması idi.