Fenerbahçe'nin Gaziantep'te yenilişi Galatasaray için doping olmuştu. İlk yarıda sarı-kırmızılıların oyun içindeki hırsları ve direnişleri de bunun en belirgin göstergesiydi. İlk 45 dakika evsahibi tamamen oyuna hakimdi. Öylesine goller kaçırdılar ki, Trabzonspor tarihi fark yiyebilirdi. Galatasaray'ın ilk yarıda attığı gollerde bordo-mavili savunma oyuncularının yerleşme hataları vardı. Hele ikinci golde, elindeki topu içeri atan Sylva'nın ikramı, tuz-biber ekti hatalara. Broos artık kaleci konusunda iyi düşünmeli. Solda Gabriç'in savunmaya destek vermemesi, Cale'ye zor anlar yaşattı. Galatasaray'ın sağında Hakan Balta'nın ileri sağlam çıkışı, Serkan ile Tayfun'u yerlerine mıhladı. Ancak, ilk 45 dakikanın sonunda Tayfun'un fırsatçılığı umut ışığı oldu bordo-mavililer için.
Broos geç uyandı İkinci yarıya özlediğimiz, saldırgan bir Trabzonspor çıktı. İlk yarıda dolaşan, koşuyormuş gibi görünen Colman'ın güzel golü, beraberliği getirmekle kalmadı, gerideki dakikalar için futbolculara "Kazanabiliriz" umudu verdi. Ancak Serkan'ın vuruşunda topun ağlar yerine auta gitmesi Galatasaray için şanstı. Bir fırsat daha oluştu Trabzonspor için. Mustafa Sarp'ın ters vuruşunda top kaleye girmediyse bu Trabzonspor'un şanssızlığıydı. Broos ise nedense göz göre göre gelen tehlike için bir önlem alamadı. Sarı-kırmızılılar, bordo-mavili savunmanın dağınıklığından 2 gol çıkardı. Broos kendine geldi ama geç geldi. Alanzinho ile Barış'ın oyuna girişiyle Trabzonspor hareketlendi. Bross'un değişiklikleri işe yaradı. Bordo-mavililer 1 gol daha atarak Galatasaray'ın yüreğini ağzına getirdi. Ancak, Broos'un geç uyanması, İstanbul'da 3 puanı bıraktı. Maçın hakemi iyi bir yönetim gösterdi.