Aragones'in, olup biteni gamsızca izleyen o bildik tavrıyla oynadı maçın ilk 10 dakikasını Fenerbahçe. Önce Lugano, sonra Emre isyan etti bu görüntüye. Derken Uğur da katıldı isyana. Sonrasında ise kaptan ortaya çıktı ve ancak onun yapabileceği asistlerle Güiza ve Uğur Boral'ın fantastik vuruşları geldi. Yoğun stres altındaki Konyaspor zorunluluk gereği gol için ileri çıkmak zorundaydı ve bu amaçla her çıkışından sonra top topladı ağlarından. Dramatikti yaşanan Konyaspor için hiç şüphesiz. Ama bu maçta da olduğu gibi zaman zaman sergilediği bu performansı ligin genelinde ortaya kaymayan Sarı-lacivertli futbolcular ve kadrosunun bu kapasitesini keşfedemeyen İspanyol teknik direktör için ise kocaman bir soru işareti silinmeyecek şekilde beyinlere kazındı dün akşam yazık ki. Öyle ya, siz Yasin, Deniz ve hatta Can duruyorken, Türkiye'nin en etkili sağ kanat savunmacısı Gökhan Gönül'ü Ali Bilgin'e güvenerek stoperde oynatma lüksünden vazgeçmiyorsanız, size sormazlar mı: 'Bu Ali Bilgin'in özelliklerini ancak 10 ay sonra görmek kariyerinizle bağdaşıyor mu?'
Vizyonundan habersiz Demek ki bu sezon yaşanan düş kırıklığının nedeni Aragones'in 'malzeme bu, ben ne yapayım' gerekçesine bağlanamaz. "Dede"nin iddiasının aksine, malzemenin yabana atılmayacak kaliteye sahip olduğunu dün akşam bir kez daha gördük. Tabii, aşçının ne kadar yeteneksiz olduğunu da. Yeniden başkan seçilen Sayın Aziz Yıldırım üç yıl üst üste şampiyonluk vadederken şüphesiz, analizlerini yapmış ki böylesine iddialı bir açıklama yaptı. Ancak uyaralım kendisini; Fenerbahçe'de oynamanın ayrıcalığının farkında olmayan futbolcular var. Yani hadleri bildirilmesi gerekenler var, üst üste şampiyonlukların gelmesi için. Bütün bunlardan önce de Fenerbahçe'nin vizyonundan bihaber Aragones'e beyaz mendil sallamanız gerekiyor tabii.