Televizyondaki yerli dizilerin finaliyle aynı zamanda oynandı Türkiye Kupası finali. Açıkçası yerli diziden de farkı yoktu! 'Kötü adam' Aragones, yine bildiğini okumuş, böylesine önemli bir final maçında kaleye, 'Sezercik' Volkan Babacan'ı uygun görmüştü! Bir teknik adam bir camiaya ancak bu kadar ihanet edebilir. Ya Alex'e ne demeli? Geçen hafta bir idmanda 23 gol birden atan, ileride top tutabilecek, gol vuruşu yapabilecek Semih varken neden Brezilyalı sahada? Küçük Volkan'ın büyük hatasıyla golü bulan Beşiktaş, geri çekilmeyip ikinci gol için saldırsa F.Bahçe'nin işi emin olun daha ilk yarıda bitecekti. Ama birden bire müthiş oynayan Holosko gitti, siyah-beyazlı takım bitti! Beşiktaş'ın geri çekilmesini iyi değerlendiren, 'müzmin hasret' ekibi Güiza ile golü bulunca yeniden Türkiye Kupası'na sarıldı. Zaten başka sığınacak ne kalmıştı ki?
Dede, Fener'i bitirdi Uğur haftalardır F.Bahçe'nin en kötüsü. Ali Bilgin de alanını korumak adına ileri çıkmayınca F.Bahçe'nin kanatları çalışmaz hale geldi. Emre ve Selçuk yine takımın iyileri olarak göze çarptı. İkinci yarı Aragones Uğur'u oyundan alarak Semih kozunu oynadı. Ama artık çok geçti! Böyle bir final maçında kaleye gelen her topu içeri buyur eden Babacan'la başlayan Aragones için Türkiye macerası artık bitmiştir. Türkiye Kupası F.Bahçe için hasret olmaya devam ediyor. Başkan Aziz Yıldırım bu seneyi en azından bir kupayla kapatmak istiyordu. İki senedir harcanan bunca paraya rağmen elde edilmiş bir tek başarı yok. Ama F.Bahçe'nin parasını çarçur edenler hâlâ yerinde duruyor. Yazık! Şimdi en çok merak ettiğim şey başkan Yıldırım'ın yarınki basın toplantısında neyi açıklayacağı? Yıldırım'a son bir sözüm var; F.Bahçe'nin büyüklüğü ne tesis, ne inşaat büyüklüğüdür başkan! Anlayabilene.