Bu derbi çok önemli. Yok onur maçı falan demeyeceğim. Çünkü o sözcüğü ulu orta kullanmaktan kaçınırım. Ne yani maç kazanırsam onurlu, kaybedersem onursuz mu olacağım? Onur, haysiyet, şeref gibi kavramlar pazarda satılmıyor. Elbette su kadar ucuzlamadı. Alt tarafı bir spor olayı diyelim, diyelim de olması gereken motivasyon, konsantrasyon gibi kavramları ne yapalım? İşte bu akşam bunların en üst seviyeye çıkması lazım. Peki neden? Neden mi? Yüz yıllık çınarın adını lekelemek için kuyruğu girmişlere fırsat verilmemesi gerekir de ondan. Fenerbahçe'nin çirkin ittifakların uzantısı olmadığını kanıtlamak gerekir de ondan. Müzesi şanlı şerefli kupalarla dolu olan, toprakları buram buram Türkiye kokan Fenerbahçe'nin müzesine şaibeli bir kupanın girmesine müsaade edilmez de ondan. "Kupa senin, lig benim" muhabbetlerini Kadıköy yakasında kahvelerde bile yapılmadığını hatırlatmak gerektiği içindir ki işte ondan!
'Helal olsun' diyelim Futbolculara büyük görev düşüyor. Rakip kendi saha ve seyircisi önünde, tamam! Kadro ve kondisyon olarak üstün, tamam! Senin eksiklerin çok, tamam! Teknik adamın boşvermiş, tamam! Ama ortada bir gerçek daha var; o da kutsal formanız. Bu formanın ağırlığı tartılamaz. Bunu hatırlayacaksınız, çıkacaksınız elinizden geleni yapacaksınız. Belki aldığınız sonuçlarla, kupayı da kaybettiğiniz takdirde Avrupa'ya bile çıkamayacaksınız. Olsun, yıllarca arkanızdan konuşulacaksa bir sene de Avrupa'ya çıkamayıverin ne olur? Gene başa dönüyorum; onurunuz için demiyorum (o sözcük sizin ve ailenizin arasındaki özel durumdur) ama her şeyinizle motive olun. Yenilirsiniz, yenersiniz fark etmez. Sadece "formanız için oynayın" yeter. Bize de, sizlere her türlü sonuçtan sonra oyununuzla, mücadelenizle "helal olsun" dedirtin. Başka da bir şey istemiyoruz.