Bülent Korkmaz'a tek soru sormak istiyorum: Bu takımın oyun karakteri ne? Hücum mu oynuyor, defans mı yapıyor? Son yıllarda bu kadar futbol karakteri kaybolmuş bir Galatasaray izlemedim. Tek pas yapmaktan aciz, oyunu rakip sahaya götürürken ıkına sıkına yol alan, üretkenliği dip yapmış bir futbol gösterisine tanık olduk. Futbolcular resmen ligi, sezonu, futbolu kafalarında bitirmişler ve tatile çıkmışlar. Yasir ile oyuna başladı Korkmaz. Uzun zamandır şans bulamayan, güçlü ve fuleli bir oyuncu için kendini göstermesi açısından bulunmaz bir fırsat. Ama ne oluyor? Kocaman bir hiç! Galatasaray gibi bir formayı giyme şansı bulmuş bir genç oyuncu adeta "Beni satın, benden bir şey olmaz" diye bas bas bağırıyor. Üstelik karşılarındaki takım ligden düşmüş, gerçekten tatile çıkmış bir takım olan Hacettepe. Tek yapacağı onuru için mücadele etmek. Ve o onuru fazlasıyla hak ettiler. Galatasaray takımının ise matematiksel olarak şampiyonluk şansı sürüyor, galibiyet ve derbide çıkabilecek sürpriz bir sonuç Avrupa kupaları için piyango bileti demek. Pek çok oyuncu kader maçlarına çıkıyorlar çünkü. Belki seneye kadroda olmayacaklar.
Acemiler mangası Tüm bu denkleme karşın ortaya konan futbol için kelime kullanmak dile yazık resmen. Bülent Korkmaz'a hep destek olmuş bir spor yazarı olarak bu maç sonrası kocaman bir soru işareti koyuyorum. Bu kadar kişiliksiz ve ne yaptığını bilmeyen bir takımla sahada olmaya hakkı yok. Derdim skor değil, yenmek ve yenilmek futbolun doğasında var. Derdim, oyun karakterini bu kadar yitirmiş acemiler mangasıyla sahada olmaya itiraz etmek. Gönlüm Bülent Korkmaz ile devam diyor ama aklım acaba biraz 'Duygusal mı takılıyorum?' diye soruyor. Kendisi ve cevabı ne zor bir soru bu!