Bülent hoca anlatıyor; "Tüm büfecilerde telefonum var. Topçunun biri bir bira alsa hemen haberim olur" diye. Birileri bunu "İnsan hakkına müdahale" olarak değerlendirebilir. Ama başarıyı da o getiriyor işte. Sporcu gibi yaşamak. Sivaslı oyuncunun yaşadığı, Bülent Uygun'un yaşattığı gibi. Düşünsenize, Sivas'ta disko olsaydı. Ya da Reina'dan bir tane de Sivas'a koysaydınız, bu Sivasspor'u bulabilir miydiniz? Bir daha düşünün bakalım. Ben düşündüm, büfecileri kontrol etmek kadar kolay olmazdı Bülent hocanın işi o zaman. İstanbul takımlarına geldiğinde bu nedenle kolay olmayacağı gibi.
HER GÜZELLİĞİ HAK EDİYORLAR Yine de hakikaten helal olsun tüm Sivas'a. Evet, belki tarihin en kötü dört büyüklerinin arasından sıyrılmaya çalışıyorlar. Evet, belki son derece düşük bir puan seviyesinin olduğu bir ligde şampiyonluk kovalıyorlar. Evet, bazı maçlarında oynadıkları futbol zevk vermiyor. Ama, Avrupa lig liderleri içinde, Barça ile beraber en az oyuncu kullanan takım olarak zirvedeler. Avrupa lig liderleri içinde mçların son 15 dakikasında en az gol yiyen takım olarak zirvedeler. Hak ediyorlar bu ortamda çok şeyi. Ben, ligin bitimine daha 15 hafta varken "Beşiktaş şampiyon olur, Fener kupayı alır'' diye yazmış olsam da... Çıkmaz ise en az üzüldüğüm tahminlerimden biri olur Sivasspor'un şampiyonluğu.