Sivasspor'u 8 eksikli Fenerbahçe karşısında son kez izledik. Fizik kapasitesi yüksek, yardımlaşması yeterli, belli mekanizmaları otomatikleştirmiş bir takım. Turu geçebilecek sayıda pozisyon buldular, ancak farklı yenilebilecek kadar da açık verdiler. Elbette bu kadar eksiği olan bir rakip karşısında Sivas'ın gücünü tam test etmek kolay değil. Ayrıca, Trabzonspor maçının stratejisi ve hedefi farklı. Bu kez rakibinden 2 gol geride değil 4 puan önde olacak Sivas'ın mutlak galibiyet zorunluluğu yok; gol bulmak için fazla risk almayacaktır. Bir beraberlik, Sivasspor'a şampiyonluk yolunu açabilir. Trabzonspor son 2 haftayı galibiyetle kapamakla birlikte takım halinde bir çıkış yakalamış değil. Ancak çok önemli 2 oyuncudaki çıkış dikkat çekici. Yattara son maçtaki etkinliğinde olur, Alanzinho da eşlik edebilirse yine pozisyon sıkıntısı çekmezler. Bu ifadeyi kullanmayı tercih ediyoruz, zira çok pozisyon bulsa da zor gol atan bir takımdan bahsediyoruz. Gökhan'ın golsüz biten İstanbul BŞB maçında belli bir çıkışı olmuş ancak Hacettepe karşısında psikolojik nedenlerle yedek kalmıştı. Kendisini Gençlerbirliği maçının son 15 dakikasında da çok etkili gördük. Yine de Yanal'ın maça Umut'la başlama ihtimali yüksek, çünkü savunmayı yoran bir silah.
Hakem hatalarına dikkat! Trabzonspor fizik olarak ligin ilk yarısındaki takım değil. Sivas karşısında oyunu 90 dakika yüksek tempo oynamak isteyeceklerini sanmıyorum. İlk yarıda kontrollü gidip son yarım saatte galibiyet arayacaklardır. Gökhan işte bu bölümde çok etkili olabilir. Elbette bu stratejidir, daha erken gelebilecek herhangi renkte bir gol planları değiştirebilir. Sivasspor lider ve güçlü olmakla birlikte göze hoş gelen bir futbol oynayamıyor. Evi dışında bu takımın maçını bilet alıp seyretmeye gidecek izleyici bulmaları zor. Ayrıca, bir "Anadolu İhtilali" havası da veremiyorlar, bunu çok da hedeflemiyorlar. Zaten bugün sıralamada bulundukları yer daha ziyade kendi maçlarında diğer Anadolu takımlarına karşı yapılan hakem hatalarının eseri. 28 hafta adil kararlarla geçilmiş olsaydı, iki takım cumartesi günü sahaya çıkarken sıralama tam tersi olacaktı. Dileriz hakemlerin masum (!) hata zincirlerine bu maçta yeni bir halka eklenmez. Şampiyon olmak zordur ama herkesin takdirini kazanarak bunu başarmak, üstelik defalarca tekrar etmek başka bir şeydir. Sivassporlu dostlarımıza örnek almaları gereken kurumun Trabzonspor olduğunu hatırlatmak, futbolsever olarak görevimizdir. Hazır maç vesilesiyle bir araya gelmişken Trabzonsporlu duayenlere sorsunlar hem şampiyon hem efsane olmanın metodolojisini. Yani diyorum ki Bolubeyi de önemli bir şahsiyettir, belli güçleri de çok yeterlidir ama "Efsane" Köroğlu'dur.