Adnan Polat, "Bu takım 7'de 7 yapıp şampiyon olacak" diyor ama acaba buna gerçekten kendisi de inanıyor mu? Dün G.Saray kazandı ama futbolu hayal kırıklığı. Sistem yok, pozisyon yok. Yıllardır G.Saray'ı izliyorum, ne çaresiz günlerine tanık oldum ama hiç bu kadar vurdumduymaz bir G.Saray görmedim. Polat, Bülent Korkmaz'ı takımın başına getirdi başarısızlığa çözüm bulsun diye ama o da sorunların bir parçası oldu. Sorumluluğu kaldıramadı, küçük ve güçsüz kaldı. Oysa o forma giydiği dönemlerde G.Saray başarıdan başarıya jet hızıyla koşuyordu. Demek ki kaliteli futbolcu olmak kaliteli hoca olacağının garantisini vermiyor. Kök söktürdüler Kewell sahada sürünüyor, düştü düşecek. Onu tutuyor, mücadeleci Baros'u oyun dışına alıyor. Yerine giren Yaser ise Kewell'dan daha yorgun, isteksiz. Lincoln için artık konuşmaya bile gerek yok. İlk yarıda G.Saray adına kaydedebileceğim tek önemli dakika yok. Avcı'nın öğrencileri daha hırslı ve daha üretken. G.Saray, Baros'un golüyle kazandı, düşe kalka yol aldığı ligde Sivas ve F.Bahçe'nin puan kayıpları nedeniyle yine iddialı duruma geldi. Ama bu G.Saray'da yarışı götürecek güç de hırs da inanç da yok. İkinci yarıda Avcı'nın futbolcuları G.Saray'a kök söktürdü. Bebe, Tjikuzu, Erman, İbrahim Akın her atakta G.Saray kalesine yürüye yürüye indi. Eğer ceza sahasında biraz becerikli olsaydı Belediye en kötü bir puanı cebine koyardı. Maçın adamı Sanctis'di. İnanılmaz kritik toplar çıkardı. G.Saray bu kaleciyi gönderecek ama biraz daha düşünmeli ve kalması adına şartları zorlamalı diyorum.