Yabancı oyunculara kulüp tarihinin etkileyici şekilde öğretilmesi bana göre çok önemlidir. Bunun, performansı da formaya bağlılığı da artıracağına inanırım. Çünkü yabancı futbolcu geldiği zaman ne görüyorsa tek gerçeğin o olduğunu zanneder. Tavırlarını da buna göre belirler. Özellikle bu bir yıldız ise kendini kulübün üstünde görür. Ardından da bildik sorunlar yaşanır. Fulya'nın açılışındaki görsel şölen bu anlamda da çok önemliydi. Tüm takım, Beşiktaş tarihinin özetini çarpıcı görüntülerle izledi. Camianın derinliklerinin farkına az da olsa varmış oldular. Görüntüleri izlerken yerli oyuncuların yüzlerinde farklı bir gurur vardı. Yabancılar ise hayranlıklarını gizleyemiyorlardı. Eski şampiyonluklar sonrasında yaşanan sevinçler, görkemli kutlamalar sanırım hepsini etkiledi. Bu nedenle Trabzon maçından itibaren şampiyonluğu daha çok isteyen bir Beşiktaş izlemeye hazır olun. Fulya'daki şölen, futbol takımını, teknik adamından malzemecisine kadar çok etkiledi. Şampiyon oldukları takdirde neler yaşayacaklarını örneklerle gördüler. Diyeceksiniz ki zaten bilmiyorlar mıydı? Bilmek ayrı, idrak etmek tam olarak anlamak, daha önce yaşanan örnekleri görmek ayrı. Beşiktaşlı futbolcular düne kadar kulaktan kulağa duyduklarını ya da dışarıdan izlediklerini bu kez camianın önde gelenleriyle birlikte izlediler. Duygulandılar, ne kadar büyük bir camiaya mensup olduklarını bir kez daha hatırladılar. İlk cumhurbaşkanımız Ulu Önder Atatürk'ün görüntüsü dev ekranlarda ve her yerdeyken, son cumhurbaşkanımız Abdullah Gül bizzat kendisi katıldı bu müthiş törene. Merhum Cumhurbaşkanımız Turgut Özal'ın eşi Semra Özal (Fulya'nın Beşiktaş'a ait olmasında çok büyük katkısı var), TBMM eski Başkanı Hikmet Çetin, yeni ve eski bakanlar, ünlü işadamı Rahmi Koç, onlarca bürokrat, komutanlar, gazeteciler v.s. Beşiktaş camiasının büyüklüğü bir kez daha gözler önüne serildi. Hayırlı olsun.